Tarih: 22.12.2025 07:14

Axios: Netanyahu, Trump'tan İran'a saldırı için yeşil ışık arıyor

Facebook Twitter Linked-in

ABD merkezli dijital haber ve analiz platformu Axios'un aktardığına göre, siyonist rejimin sözde başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD Başkanı Donald Trump ile gerçekleştireceği görüşmede İran'ın füze kapasitesi ve Tahran'a yönelik olası bir askeri saldırıyı gündeme getirmeyi planlıyor. Haberde, bu temasın bölgesel gerilimi daha da tırmandırabilecek kritik başlıklar içerdiği vurgulandı.

Axios'a konuşan kaynaklara göre, siyonist rejimin sözde Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Tel Aviv'de ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı yetkilileriyle yaptığı görüşmede İran'ın son füze manevralarından duyulan rahatsızlığı dile getirdi. Zamir, bu faaliyetlerin "sürpriz bir saldırı için örtü" olabileceğini iddia ederek Washington'la daha sıkı askeri koordinasyon çağrısında bulundu.

Ancak aynı haberde, ABD istihbaratının şu aşamada İran'dan gelecek yakın bir saldırıya dair herhangi somut emareye sahip olmadığı da belirtildi. Buna rağmen siyonist rejim kaynakları, "en büyük tehlikenin taraflardan birinin yanlış hesaplaması sonucu doğrudan bir iran-İsrail savaşının patlak vermesi" olduğunu savunuyor.

Öte yandan işgal basınının sağcı gazetelerinden Israel Hayom, Netanyahu'nun Trump'la yapacağı görüşmeye kapsamlı bir "istihbarat dosyasıyla" gideceğini yazdı. Söz konusu dosyada İran'ın nükleer programı, balistik füze çalışmaları, Devrim Muhafızları'nın faaliyetleri ve bölgedeki müttefik yapılar üzerinden yürüttüğü politikaların hedef alınacağı öne sürüldü.

Haberde, siyonist rejimin İran'daki mevcut yönetimi bölgedeki tüm çatışmaların kaynağı olarak gösterdiği ve çözüm olarak rejim değişikliğini savunduğu ifade edildi. Bu yaklaşımın, askeri seçeneklerin yanı sıra ekonomik baskılar ve iç karışıklıkları körükleme gibi yöntemleri de içerdiği kaydedildi.

Netanyahu'nun Trump'la yapacağı bu görüşme, işgal yönetiminin uzun süredir dillendirdiği "İran tehdidi" söyleminin yeni bir askeri maceraya dönüştürülüp dönüştürülmeyeceği sorusunu gündeme getirirken, bölge halkları açısından daha fazla istikrarsızlık ve çatışma riskini de beraberinde getiriyor. (İLKHA)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —