Toplantıda konuşan Malatya Ticaret Borsası Başkanı Ramazan Özcan, Malatya Lisanslı Kuru Kayısı Deposu ve Borsası'nin, Avrupa Birliği ile Türkiye Cumhuriyeti'nin ortak finanse ettiği, Büyükşehir Belediyesi ve Ticaret Borsası'nın ortak yürüttüğü stratejik bir girişim olduğunu söyledi.
Özcan, projenin amacının Malatya kuru kayısı sektörünün rekabet gücünü artırmak olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
"Değer zincirindeki paydaşları desteklemek ve uluslararası pazarlardaki konumunu güçlendirmeyi planlamaktadır. Bu kapsamda baktığımızda sektördeki bütün paydaşları çiftçi, üretici, ihracatçı, tüccar, esnaf ve KOBİ’leri kapsayan geniş paydaş kitlesine hizmet sunmak üzere planlanmış, entegre yapısıyla dört farklı tesisten oluşmaktadır."
Bu proje kapsamında kümelenme adı altında bir etkinliğin olduğunu belirten Özcan, "Kümelenme, kayısı ile ilgili bir örgüt yapısı oluşturmak planlanıyordu. Bu kümelenmeyi oluştururken sabit bir yapı olmasın, Malatya'da kayısı ile çalışan bütün paydaşları bir araya getirerek oluşturacağımız kümelenmeyi birlikte kayısıya değer katmak adına değerlendirelim." şeklinde konuştu.
"Özellikle tarım alanında sürdürülebilir bir yapı kurabilmeniz için devletten destek almanız gerekiyor"
Özcan ayrıca, Kuru Kayısı Lisanslı Depo ve Borsası Projesi kapsamında bir URGE (Uluslararası Rekabetçiliği Geliştirme) Projesi yazılması gerektiğini vurgulayarak, "Özellikle tarım alanında sürdürülebilir bir yapı kurabilmeniz için devletten destek almanız gerekiyor. Ticaret Bakanlığı, yurt dışı fuarlara katılım ve ihracatçı üyelere destek sağlarken, firmalarımızın uluslararası pazarlardaki konumlarını güçlendirmektedir. Artan rekabet ortamında, ürün ve hizmetlerinde farklılığını ortaya koyabilen, etkin tanıtım, ürün pazarlama ve alım heyetlerinin buraya getirilmesi gibi çalışmalara destek veriyor." dedi.
"Kayısıda kümelenme ve iş birliği yapısına ihtiyaç var"
Kümelenme Uzmanı Filiz Alsaç, kuru kayısı sektöründe kümelenme ve iş birliği yapısına duyulan ihtiyaca dikkat çekerek, "10-15 yıl önceki analizlerden bugüne kadar gelen süreçte, üreticiler ve ihracatçıların bir araya gelerek sektörel birlik veya sektörel dış ticaret organizasyonu oluşturabileceği ortaya çıktı. Kuru kayısı sektöründe çiftçiler, kooperatifler, birlikler, sanayici, tüccar, ihracatçılar, üniversitelerdeki araştırma merkezleri ve kamu kurumlarının birlikte çalıştığı, sektörün ortak sorunlarının ele alındığı bir yapıya ihtiyaç var."
Alsaç, ayrıca araştırma merkezlerinin önemli çalışmalar yürüttüğünü ancak bu çalışmaların ticarileşememesinin diyaloğun zayıf olmasından kaynaklandığını belirterek, sektörde öne çıkan ihtiyaçları ise şöyle sıraladı:
"URGE Projesi’nin hazırlanması, hasat sonrası kalite ve değer için eğitim çalışmaları, verimliliği artıracak gübreleme, budama ve organik tarım eğitimleri, kayısının raf ömrünü uzatacak tekniklerin geliştirilmesi, kurutma teknikleri, gıda güvenliği, hijyen ve kalite standartlarının yaygınlaştırılması, Malatya kayısısının marka değerinin güçlendirilmesi ve yurt dışında Malatya vurgusuyla tanıtım yapılması."
"Kamu fonlarıyla güçlü bir yapı kurulmalı"
Sektörün güncel verilerle takip edilmesi, ihracat taleplerinin izlenmesi, ithalatçı ülkelerin beklentilerinin öğrenilmesi gerektiğini vurgulayan Alsaç, ayrıca, kamu fonları ve uluslararası destek programlarının sektöre daha fazla kazandırılması gerektiğini belirterek, "URGE desteği, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın destekleri ve yerel kalkınma hamlesi programları ile kayısı üreticilerinin yatırımlarına teşvikler sağlanabilir. Kayısı Araştırma Enstitüsü'nün geliştirdiği yeni ürün ve yöntemlerin yatırım ve ticarileştirilmesi için çalışmalar yapılmalı. İlkbahar geç donlarının etkisini azaltacak, iklim değişikliği ve küresel ısınmaya karşı önlemler alınmalı. Çiftçilerimizin bu konulara daha hazırlıklı olması gerekiyor." dedi.
Toplantı, bir ay içinde URGE projesi hazırlama hedefi ve hasat sonrası kalite-değer eğitimleri planlaması kararıyla sona erdi.
Programa; İlgili kurum amirleri katıldı. (İLKHA)