Betül Altınsoy’un Yazar Fendiye DİNÇ İle Söyleşisi Öncelikle bizi kırmayıp röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için teşekkür ederiz. Fendiye DİNÇ kimdir, özellikle yazarlığa başlama sürecinizden bahseder misiniz? Öncelikle saygıdeğer Betül Altınsoy hanıma ve emeği geçenlere buradan teşekkür ediyor sonsuz saygılarımı sunuyorum. Aksaray’ın Ortaköy’e bağlı Harmandalı Kasabası 01. 08. 1968 doğumluyum. Gurbetçi bir ailenin çocuğuyum. Orta öğrenimimi kasabamızda tamamladım. Evlendikten sonra kasabamızın köye dönüşümünden sora eşimin işi dolayısıyla 2016 'da Kırşehir’e taşındım. Hayatımın belli bir dönemini engelsiz yaşam rehabilitasyon ‘da çalışarak devam ettim. Vazgeçilmezim olan şiir ise Okul yıllarım ‘da yazımlarımın farklı olması öğretmenimin ve  arkadaşlarımın ilgisini çekmesi sonucu beni edebiyata yönlendirmiş ve sevdirmiştir. Belli bir dönem şiire ara verdim. Kırşehir’e taşındıktan sonra Kırşehir Yazarlar Ve Şairler Derneğine üyeliğim kabul edildi, Edebiyatta amatörce yazımlarım Neşet Ertaş ustamın bir nebze izinden yürüyerek ve İhsan Şola hocamın verdiği destekle uzun yollar kat ettim lirik şiirlerimle profesyonelce yazımlara dönüştürdüm. Ve her Şairde olması gereken NİHALİ mahlasıyla şiirlerimi toplumumuza ulaştırmaya çalışıyorum. İlk yayınlanan kitabım 2019 da A_Sır Yayın Evi Tarafından KALBİ KIRIK HAYALLER adı altında şiirlerle desteklenmiş romanımdır. İkinci kitabım GÖNÜLDEN KALEME SIRLAR adı altında tamamı şiir olmak üzere 2021 de Kültüre kazandırılmaya layık görülmüş ve Kırşehir Belediyesi tarafından yayınlanmıştır.   Mesleğinizi Seviyor Musunuz? İşimi her daim severek yapmışımdır İsminden de belli olduğu gibi Engelsiz Özel Yaşam Rehabilitasyon ‘unda yaşayanlar toplumumuzun çok özel insanlardır. Bu özel insanların bakımını üstlenerek zor bir mesleği başarıyla sonlandırdım.   Kitap konularınızı nasıl seçiyorsunuz? Kitaplarımda konu genelde doğaçlama oluyor o günkü ruh halime bağlı yada hayatın yaşam kalitesine göre gelişiyor kısacası duyguya bağlı diyebilirim.   Edebiyat sizin için ne ifade ediyor? Benim için Türk edebiyatı sözlük ayırımı yapmadan her kültürde (Osmanlıca, yöresel şive ve ağızlar konularında bolca araştırma yaparak) Edebiyatı zenginleştirmektir çünkü bizim dilimiz o kadar zengin ki. Bir de tekdüze şiir yazmaktan çok, yeni tarzlar geliştirmeye gayret etmeliyiz diye düşünüyorum. Örneğin vatan bayrak ve insan sevgisi bu üç güzellik olmazsa olmazım. Vatan olmazsa yaşayacak bir güzelliğimiz olmaz Bayrak olmazsa birlik ve beraberliğimiz olmaz İnsan olmazsa duygumuz körelir. Her insan şiir yazamaz. Şiir, biraz duygu biraz edebiyat hakkında bilgi işidir. Her insan şiir yazabilseydi şu anda 84 milyon şairimiz olurdu. Buradan edebiyat dalında bizlere yol olan büyük usta şairlerimizi Rahmet ve Saygıyla anıyorum.   İlham kaynaklarınız nelerdir? Şiir olsun diye hiç bir zaman şiir yazmadım. Öncelikle şiire olan sevdam sayesinde, sevgiyi nefreti Saygıyı, sitemi neşeyi, hüznü anlık görebilmem nedeniyle gönül kalemimle kâğıda dökülmesidir. Kısacası etrafımda baktığım duyguma hitap eden her şey şiirdir benim için.   Peki yazarlarla görüşme imkânınız oldu mu? Bir araya geldiniz mi hiç? Kahraman Tazeoğlu, Nurullah Genç Fikret Eroğlu, Uğur Aslan, Sinan Yağmur gibi saygıdeğer yazarlarımızla Kitap Günleri Forum Kapadokya’da imza günümüz de bir araya geldik.   Katıldığınız etkinlikler neler? Unusef destekli uluslararası 10. Asık paşa şiir şöleni, Neşet Ertaş anma töreni, Feridun Kunak programı, geleneksel pekmez festivali, Dadaloğlu anma programı, Asık sait programı Ahi şenlikleri, Emel Taşçıoğlu babası Alirza Güneyi anma programı üniversite moral gecesi. VB   Bundan on yıl sonra edebiyatın neresinde olmak istiyorsunuz? İnsanlara edebiyatı sevdiren şiir ve yazımlarımla örnek teşkil eden biri, Nihali şiirlerinin de okunup sessiz toplumun dili olmak isterim.   Bu sohbet için çok teşekkür ederiz. Ben teşekkür ederim. Çalışmalarınızda başarılar dilerim.