10622,60%-0,91
41,80% -0,07
48,50% -0,24
5480,27% 1,41
9015,83% 0,00
İTTİHADUL ULEMA, her yıl düzenlediği Alimler Buluşmasının 10'uncusunu geçtiğimiz hafta sonu "İslami Kimliğimiz Üzerine Kurgulanan İdeolojik Girişimler" temasıyla Diyarbakır'da gerçekleştirdi.
Gerçekleştirilen programa katılan alim ve akademisyenler duygu ve düşüncelerini paylaştı.
Doç. Dr. Rıfat Ablay
Dicle Üniversitesi Kur'an-ı Kerim Okuma ve Kıraat Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Rıfat Ablay, düzenlenen programın önemine dikkat çekerek, "İslam coğrafyasının çok farklı bölgelerinden insanlara öncülük eden alimlerin bugün burada bir arada olması hem Diyarbakır hem de ümmetin yetim coğrafyası için büyük önem arz etmektedir. Alimler düzelir, ümeraya yol gösterirse toplum, ümmet, aile inşa olur. Çok farklı İslam alimlerinin burada ümmetin dertleriyle dertlenmesi, sorunlara çözüm arayışında bulunmasını çok önemli buluyorum. Çok farklı bir yoğunluk içerisindeyim. Burada alınacak kararların, alimlerimizin ümmete reçete olarak sunacakları kararları önemli buluyoruz. Çünkü alimler ıslah olur, düzelirse ümera da düzelir. Ümeraya gerekli direktifler, dini tebliğler yapılırsa ümmetin başındaki liderlerde kendilerine çeki-düzen verir." dedi.
"Hem aile hem ilim ayağı sağlamlaştırılırsa inşallah Kudüs yeniden İslam'ın elinde olacaktır"
Aile konusuna da temas eden Ablay, "Tabii ki önemli olan ümmetin temelini oluşturan ailedir. Çocukların eğitilmesi, Kur'an ruhuyla büyümesi ve bu ruh ile yeniden değer kazanması, bir vücut olmasının ilimle ve aileyi korumakla olduğunu biliyoruz. Bu sayede inşallah ümmet yeniden dirilecektir. Hem aile hem ilim ayağı sağlamlaştırılırsa inşallah Kudüs de yeniden İslam'ın elinde olacaktır. Biz Kudüs'ü yeniden alırsak ümmeti de diriltmiş oluruz inşallah." ifadelerini kullandı.
Gerçekleştirilen programda alim ve akademisyenlerin buluşturulmasının büyük önem arz ettiğine vurgu yapan Ablay, şunları söyledi:
"Alim ve akademisyenleri birbirinden ayırmamak, birleştirmek lazım. Özellikle ilahiyat fakültelerinin alimler ile daha çok irtibatlı olması, ortak paydada buluşması gerekir. Nitekim ümmet olma prensibiyle hareket ediyorsak ümmette ayrı-gayrı olmamalıdır. Biri belki daha modern çağın gereklerine cevap vererek çözüm arayışları içerisine bir kurum iken diğeri ümmetin köklü geleneğine bağlı alimlerin yetiştirdiği medreselerimizdir. İkisinin ortak paydada buluşması, varsa her iki tarafın artılarının birleşmesi, varsa eksiklerimiz üzerinde odaklanıp onlara da çözüm bulmaktır."
"İTTİHADUL ULEMA, İslam ve cihat aşkıyla dertlenen bütün ulemayı bir araya getirdi"
Mustafa Çınar
Programa İstanbul'dan katılan Üsküdar Vaizi Mustafa Çınar, buluşmanın önemine vurgu yaparak Âlimlerin medreselerinden çıkıp meydanlara inmelerinin, cihadı sahiplenmelerinin İslam âlemi için çok kıymetli olduğunu söyledi.
Çınar, "Gazze’de güzel bir ateşkes sürecine girildi. Umuyoruz ki inşallah bu, Gazze’deki kardeşlerimiz için bir ferahlık olacaktır. Az önce burada HAMAS Sözcülerinden Fevzi Berhum’u dinledik. Kendisi bir şehit babası. Mücahitlerin yapmış oldukları cihattan bize bahsetti. Önceliğimiz her zaman Gazze’dir. İTTİHADUL ULEMA’ya böyle güzel bir program düzenledikleri için çok teşekkür ediyorum. Âlimlerimizi, akademisyenlerimizi, mütefekkirlerimizi; İslam ve cihat aşkıyla dertlenen bütün ulemayı bir araya getirdiler. Âlimlerimizin sahada ve cihat meydanlarında olması çok önemli. Âlimlerimizin medreselerinden çıkıp böyle meydanlara inmeleri, cihadı sahiplenmeleri ve anlatmaları hem halkımız hem de İslam âlemi için çok kıymetlidir." şeklinde konuştu.
"Aile son kaledir."diyen Çınar, ailenin önemine ilişkin düşüncelerini şu ifadeler ile aktardı:
"Biz İslam âleminin yeniden toparlanmasını istiyorsak, ailemizi yeniden güçlendirmeliyiz. Biz, ülke ve toplum olarak müreffeh bir hale gelmek istiyorsak ailemizi güçlendirmeliyiz. Şahsımız, evlatlarımız, geleceğimiz ve ülkemiz için yapacağımız en önemli husus; ailelerle ilgili çalışmalar yapmaktır. Bütün peygamberler aile kurmuşlardır. Peygamber Efendimiz bize aileyi en güzel şekilde, yaşantısıyla örnek olmuştur. Bu toplantının hayırlara vesile olmasını ve inşallah bir sonraki toplantımızın Mescid-i Aksa'da olmasını niyaz ediyorum."
"Bugün Gazze'de bir başarı varsa oradaki sağlam ailelerin dayanışmasıyla olan bir şeydir"
Mücahid Çelik
Gazze konusunda yapılan ateşkesle ümmetin rehavete yönelmemesi yönünde çağrıda bulunan Bingöl Diyanet-Sen Şube Başkanı Mücahid Çelik, Gazze direnişinin temelinde sağlam aile yapısının olduğunu vurgulayarak toplumlar içerisinde ailenin önemine dikkat çekti.
Konuşmasına dilek ve temenniler ile başlayan Çelik, "Cenab-ı Hak bu programı hayırlara vesile kılsın. Şu an Alimler Birliği'nin 10'uncu programına iştirak etmiş bulunuyoruz. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Önemli bir program. Geçen yıl da katılmıştık. Bugünü dört gözle bekliyorduk. Cenab-ı Hak önümüzdeki yıl Gazze'de böyle bir programı icra etmeyi nasip etsin." ifadelerine yer verdi.
Şu an dünyanın gündeminde Gazze'nin olduğunu hatırlatan Çelik, "Gazze bizim vazgeçilmezimizdir. Kesinlikle bütün gündemlerimizin önünde Gazze olması lazım. Özellikle bu konuda kardeşlerimizi boykota davet ediyoruz. Yani anlaşma yapıldı diye bir rehavete kapılmıyor, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da boykota, duaya ve yardımlarımızı göndermeye devam ediyoruz inşallah." dedi.
Çelik, "Tabi ki gündemimizin bir diğer önemli konusu ailedir. Aile toplumumuzun olmazsa olmazıdır. Zira bugün Gazze'de bir başarı varsa oradaki sağlam ailelerin dayanışmasıyla olan bir şeydir. Onun için bir anne ve baba mutlaka çoluk-çocuğuna sahip çıkması lazım ki geleceğimiz tehlikede olmasın. Aksi takdirde Allah muhafaza sıkıntılar anında baş etmek mümkün değil. Oradaki kardeşlerimiz bütün zorluklara rağmen sıkıntılara göğüs gererek bunun üstesinden gelebildiler. Onun için muhakkak aileyi önemsememiz lazım. Aileyi ihmal etmeyelim. Herkes çoluk-çocuğuna sahip çıksın ve bu gibi faydalı programlardan istifade ettirmeye gayret etsin. İlim merkezi olan yerlere mutlaka sahip çıkalım, onları güçlendirelim ki her bir ferdimiz oradan nasibini alabilsin. Aksi halde gelecek adına sıkıntılar yaşamış olabiliriz. Rabb-ül Ailemin nefsimizi, neslimizi her türlü sıkıntıdan muhafaza eylesin. Destek olanlardan ve programı düzenleyenlerden Allah razı olsun." diye belirtti. (İLKHA)