• BIST 100

    9167,58%0,98
  • DOLAR

    38,54% 0,33
  • EURO

    43,62% 0,20
  • GRAM ALTIN

    4016,84% 0,33
  • Ç. ALTIN

    6526,84% 0,67

Anksiyete kişinin işlevselliğini bozuyorsa önlem alınmalı!

SAĞLIK 22.04.2025 21:38:27 0
Anksiyete kişinin işlevselliğini bozuyorsa önlem alınmalı!

Kaygının her zaman olumsuz bir duygu olmadığını belirten uzmanlar, belli düzeydeki anksiyetenin kişiyi motive edebildiğini söylüyor.

Anksiyetenin kişinin işlevselliğini bozmaya başladığında önlem alınması gerektiğini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Cemre Ece Gökpınar, anksiyete ile baş etme yolları ve tedavi seçenekleri hakkında bilgi verdi.

Belli düzeydeki anksiyete motive edici olabilir

Anksiyetenin genellikle olumsuz olarak algılanan bir durum olduğunu dile getiren Gökpınar, “Ancak bu olumsuz yaşantılarla, duygularla beraber zaman zaman bizim için aslında koruyucu, bizi bir şeylere önlem almaya bir nevi yönlendiren bir duygu.” dedi.

Sınav kaygısı yaşayan bir kişinin kaygısının belli bir düzeyde kalmasının kişiyi motive ederek sınava çalışmak için daha fazla zaman ayırmasını sağladığını ifade eden Gökpınar, “Anksiyete kişinin işlevselliğini bozduğu noktada önlem alınması gerekir. Kaygı artık o düzeyi aştığında, çalışmaya yönlendirici değil, tam tersi konsantrasyonu, odaklanmayı, çalışmayı zorlaştıracak bir noktaya gelir. Bu gibi durumlarda anksiyeteyi kontrol etme, anksiyete ile baş etme yollarının önem kazanıyor.” şeklinde konuştu.

Kaygının kaynağındaki düşünceyi fark etmek büyük önem taşıyor

Kişilerin genellikle işlevsellikleri bozulmaya başladığında tedavi arayışı içinde olduklarını kaydeden Gökpınar, “Kişi bir şeylere karşı korku yaşama şikayeti ile bizlere başvurabiliyor. Burada önemli olan, kişinin yaşanan olaya karşı olan düşünceleri, yani kişiyi asıl olarak kaygılandıran düşünce. Kişi asansöre binerken kaygı yaşıyorsa, asansörün kendisi mi, asansörü görmek mi, yoksa ‘ya asansörde kalırsam, ya çıkamazsam, ya birisi gelip beni kurtaramazsa’ gibi o ana ya da o olaya atfettiği düşüncelerin ayırt edilmesi gerekiyor.” dedi.

Kişilerin spesifik bir olayı örnek göstererek yardım istemesinin altında, farklı durumlar bulunabileceğine dikkat çeken Gökpınar, şöyle devam etti:

“Neden, sınav kaygısı olabilir, herhangi bir duruma karşı anksiyete veya sosyal anksiyete olabilir. Örneğin, kaygısı nedeniyle okulda sunum yapamadığını söyleyen birinde kaygılandığı asıl şeyin ne olduğunu anlamaya çalışırız. İstediği kadar iyi performans sergileyememesi ya da belki rezil olma kaygısı, ‘bildiklerimi aktaramayacağım, herkes benim yetersiz olduğumu düşünecek’ gibi birtakım algılar, düşünceler ortaya çıkabiliyor. Tam bu noktada, olayı ve düşünceyi ayırt etmek ve o düşüncenin farkına varabilmek çok büyük önem taşıyor. Çünkü şunu biliyoruz ki o düşünceler aslında bizim duygularımızı oluşturuyor. O duygular da bizim sonraki davranışlarımıza ya da o anki davranışlarımıza yön veriyor. Dolayısıyla kaygıyı anlamaya çalışırken öncelikle kaygının kaynağındaki düşünceyi fark etmek, ayırt etmek çok büyük önem taşıyor.”

Telkinler kişilerin yetersizlik duygularını pekiştirebilir!

Kaygıyı azaltmak için kitap okumak, bir şeyler izlemek gibi dikkat odağını değiştirecek aktiviteler ile küçük egzersizler yapmanın önerilebildiğini kaydeden Gökpınar, “Elbette fiziksel aktivite genel olarak kaygı ile baş etmede oldukça etkili yöntemlerden biri.” diye ekledi.

Düşünceyi yönlendirmenin ve fark etmenin önemini yineleyen Gökpınar, sözlerini şöyle tamamladı:

"Şunu da unutmamak lazım ki düşünmemeye çalışmak çok etkili bir yöntem değil. Çünkü bir şeyi düşünmemeye çalıştığınız zaman zaten hâli hazırda düşünüyor oluyorsunuz. Danışanlar da genellikle etraflarından duydukları bu tarz telkinlerden yakınırlar. ‘Düşünmemeye çalış’ veya ‘bunda kaygılanacak ne var, öyle düşünme’ gibi söylemler, tam tersi iyi hissettirmek yerine zaman zaman kişilerin yetersizlik duygularını da pekiştirebilir. Çünkü düşünmemek o anda kişinin elinde olan bir yöntem değil. Kişinin düşüncelerinin davranışa dönmesi ya da kaçınmalara dönmesinin engellenmesi önemlidir. Dolayısıyla bu tip durumlarda aile ve yakın çevrenin telkinlerden mümkün olduğunca uzak durup kaygı yaşayan kişiyi anlamaya dinlemeye yönelmesi tavsiye edilir.” (İLKHA)

Yetimler Vakfı: 2025 Kurban organizasyonuna hazırız

TL'yi güçlendirecek yeni ekonomik adımlar yürürlüğe girdi

Antalya'da ruhsatsız silah operasyonunda 6 şüpheli gözaltına alındı

Şanlıurfa merkezli "Change Araç" operasyonu: 15 gözaltı

Bursa'da uyuşturucu operasyonu: 34 tutuklama

Türkiye ile KKTC arasında İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması Resmi Gazete’de yayımlandı

Katil rejim, sivillerin yaşadığı ev ve çadırları bombaladı: 19 şehit

EPDK, Petrol Ofisi’nin Antalya Terminali hizmet tarifelerini güncelledi

Alp kardeşlerden örnek davranış: Harçlıklarını Umut Kervanı'na bağışlıyorlar

İstanbul'da çocukların canını tehlikeye atan iki okul servisi sürücüsüne ceza

Gazze'de basın tarihinin en büyük katliamı: 210 gazeteci şehit edildi

e-YDS 2025/6 bugün dört ilde yapılacak

İç Anadolu ve Akdeniz'in iç kesimlerinde kuvvetli sağanak bekleniyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün KKTC'ye gidecek

Yenikapı-Hacıosman Metro Hattı gece kapalı olacak

Erikli ve Pınar Su'ya 26 milyon TL rekabet cezası

Gazze'de katliam sürüyor: İşgalci rejimin saldırılarında 51 şehit, çok sayıda yaralı

ABD'de 6 yaşındaki Filistinli çocuğu katleden cani 53 yıl hapis cezasına çarptırıldı

Siyonist rejimden Suriye'ye şimdiye kadarki en yoğun hava saldırıları

Meteorolojiden 5 il için sarı kodlu uyarı

ABD'nin Ukrayna'ya F-16 eğitiminin maliyeti 310 milyon dolar

Almanya'da bir araç kalabalığın arasına daldı: 3 yaralı

Hindistan'da şiddetli yağış ve toz fırtınası: 4 ölü

Kamyon ile hafif ticari araç çarpıştı, 2 yaralı.

Venezuela'dan Kolombiya'ya tepki

Tayland’da şarbon kaynaklı ilk ölüm

ABD’de trafik kazası: 7 ölü

Singapur erken genel seçim için yarın sandık başına gidecek

Nijerya'da kolera salgınında 34 can kaybı

Gündüz kuşağı yayınlarına son verilmesi çağrısı yapıldı

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

ŞEHİR HABERLERİ