10562,52%-0,75
40,56% 0,02
47,23% -0,99
4332,99% -0,43
6960,39% -0,42
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er, iklim değişikliği, kuraklık ve su yönetimi kapsamında yürütülen çalışmalara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Başkan Er, iklim değişikliğinin etkilerinin her geçen gün daha da derinleştiğine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: "Dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de yağış azlığı ve mevsimsel dengesizlikler ciddi kuraklık riskleri doğuruyor. Malatya olarak biz de bu tehdidi artık daha yakından hissediyoruz. Merkez ilçelerimiz Battalgazi ve Yeşilyurt’u besleyen kaptaj kaynağımızın debisinde son 10 yılın en düşük seviyelerini görüyoruz. Su debisinde geçen yıl temmuz ayına göre yüzde 20'lik bir azalma yaşanıyor. Bu da saniyede ortalama 700 litrelik bir suya tekabül ediyor. Bu durum, konunun ciddiyetini açıkça ortaya koyuyor. Malatya'mızın su kaynağında (Kaptaj) çıkan sudaki bu ciddi düşüş beraberinde, sahadaki arızalar sonrası şebekeye su verilme sürecini de olumsuz etkiliyor. Su kesintilerinin ve kesinti sonrası sürecin uzamasının temel sebebi; deprem sonrası şebekelerimizin çok ciddi zarar görmesi ve şehir merkezimizde sürdürülen yoğun inşa ve alt yapı faaliyetleri sırasında meydana gelen, ortalamanın 4-5 kat fazlası arızalar ile su kaynağımızdaki debinin ciddi anlamda düşmesidir. Kuraklık haritasına baktığımızda olayın ciddiyetini daha iyi anlıyoruz. Meteoroloji verilerini incelediğimizde sadece Malatya'mız değil, bölgemizin tamamı ve hatta ülkemizin birkaç noktası hariç tamamının şiddetli kuraklıkla karşı karşıya olduğunu görüyoruz. Bu durum acil durum olarak ifade ediliyor. Açıkça ifade etmem gerekiyor ki; Su meselesi artık sadece bir altyapı konusu değil, stratejik bir güvenlik meselesidir."
"Deprem sonrası günlük 200 adet su arızasıyla mücadele ediyoruz"
6 Şubat depremlerinin ardından şehirde büyük bir yapılaşma ve altyapı seferberliği başlatıldığını belirten Er, "Malatya genelinde günlük ortalama 200 adet içme suyu arızasına müdahale ediyoruz. Bu da zaman zaman su kesintilerine neden oluyor. Ancak MASKİ ekiplerimiz 7/24 sahada, su temininde sürekliliği sağlamak için büyük bir fedakârlıkla çalışıyor. Burada bir hususu da özellikle vurgulamak istiyorum. Arızalara müdahale süresini ortalama 200 saatten 17-18 saatlere düşürdük." ifadelerini kullandı.
"Saniyede 450 litre suyu sisteme kazandırdık"
Su kayıplarıyla mücadelede önemli bir başarıya imza attıklarını da aktaran Er, "Deprem sonrası artan kayıp-kaçak oranlarını kontrol altına almak için yaptığımız çalışmalar sayesinde saniyede 450 litre suyu sisteme yeniden kazandırdık. Bu önemli kazanım. Hem su tasarrufu hem de kuraklıkla mücadelede büyük bir adımdır. dedi.
Açıklamanın devamında Er, park ve bahçelerde şebeke suyu değil, yüzeysel su kaynakları ve artezyen kuyularının kullanılması yönünde çalışmaların devam ettiğini belirterek, içme suyunun sadece insani ihtiyaçlar için kullanılması gerektiğini vurguladı.
"Kaçak su kullanımına sıfır tolerans"
Kaçak su kullanımına karşı da kararlı bir mücadele yürüttüklerini vurgulayan Er, "Şu ana kadar 2 bin 760 adet kaçak kullanım tespit ettik. Bunlarla ilgili gerek idari gerekse de yasal yollara başvuruyoruz. Bu konuda kesinlikle müsamaha gösterilmeyecektir." ifadelerini kullandı.
"Suyumuzu korumak hepimizin sorumluluğu!"
Malatya'nın su kaynaklarını korumanın herkesin ortak görevi olduğunu belirten Er, "Su kaynaklarımız kısıtlı. Bu nedenle bahçe sulama, havuz doldurma, halı yıkama gibi israflar kabul edilemez. Bu konuda göstereceğiniz anlayış ve duyarlılık, şehrimizin su kaynaklarının sürdürülebilirliği için hayati önem taşıyor." dedi.
"Kuraklığa karşı 3 aşamalı su yönetimi planı"
Er, iklim değişikliğiyle mücadelede su yönetiminin önemine vurgu yaparak, MASKİ tarafından geliştirilen 3 aşamalı planı şu şekilde açıkladı:
Kısa vadeli müdahaleler: Acil önlemler ve kaptaj takviyesi
"Malatya'mızın ana içme suyu kaynağı olan kaptajın debisinde son bir yıl içinde yüzde 20'lik bir düşüş yaşandı. Bu durum, kısa vadeli ve hızlı müdahale gerektiren bir süreçtir. Bu nedenle kaptajı besleyen bölgelerde ilave su kaynakları üzerinde çalışıyoruz. Hedefimiz, bu bölgelere saniyede 600 litre ilave su getirerek mevcut sistemin kapasitesini güçlendirmek ve yaz aylarında yaşanabilecek olası su sıkıntılarını önlemektir."
Orta vadeli çözüm: Ölçülebilir ve kontrol edilebilir yeni bir kaynak
"Malatya’mız, 30 büyükşehir arasında hâlâ biriktirme su kaynağı olmayan üç ilden biri. Malatya gibi büyüyen ve gelişen bir şehir için, yalnızca doğal kaynaklara bağlı kalmak artık yeterli değil. Özellikle mevsimsel değişikliklerin ani etkilerine karşı kontrol edilebilir, ölçülebilir ve sürdürülebilir bir sistem kurmak zorundayız. Bu kapsamda, Karakaya Baraj Gölü’nü besleyen Fırat Nehri kolundan su temin edecek biriktirme su kaynağı projemizin saha etütleri devam ediyor. Bu proje sayesinde, ani kuraklıklar, mevsimsel kuruma ya da afet gibi durumlarda şehrimizin içme suyu ihtiyacını kesintisiz ve güvenli bir şekilde karşılamayı hedefliyoruz."
Uzun vadeli strateji: Geleceğe yatırım, 2040 ve ötesine hazırlık
"Şehrimizin uzun vadeli içme suyu ihtiyacını bugünden planlamak zorundayız. Bu doğrultuda Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından fizibilite çalışmaları tamamlanan Darende Kaynarca Barajı Projesi, 2040 yılı sonrası için stratejik bir kaynak olacak. Bu proje tamamlandığında Malatya’ya yılda 40 milyon metreküp içme ve kullanma suyu sağlanmış olacak.
Biz yalnızca bugünün değil, çocuklarımızın ve gelecek nesillerin de su güvenliğini garanti altına almak istiyoruz. Bu nedenle tüm altyapı ve planlamalarımızı teknik, bilimsel ve sürdürülebilir esaslara göre yapıyoruz."
"15 milyar TL'lik altyapı yatırımı hedefliyoruz"
Son olarak Er, Malatya'nın geleceğini güvence altına alacak altyapı hamlelerini şu sözlerle duyurdu: "Depremde hasar gören altyapının onarımı ve modernizasyonu için toplam 15 milyar TL'lik bir yatırım planladık. 2025 yılı için 4,4 milyar TL'lik yatırım programımızın yüzde 40'ını tamamladık. Şehrimizin su, kanalizasyon ve yağmur suyu hatlarını yenileyerek daha dirençli bir altyapı oluşturuyoruz." (İLKHA)