10972,63%0,15
40,66% 0,17
47,36% -0,19
4443,86% 0,22
7119,76% 0,58
Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP) öncülüğünde, Gazze'de yaşanan insanlık dramına dikkat çekmek ve insani yardım ulaştırılabilmesi amacıyla yarın Ankara'da düzenlenecek "Gazze'ye İnsani Koridor" yürüyüşüne destek büyüyor.
Türkiye'nin yedi bölgesinden sivil toplum kuruluşlarının ve milletvekillerinin katılımıyla gerçekleşecek yürüyüş öncesinde, hazırlıklar hız kazandı.
Bu kapsamda Diyarbakır'daki İslami Sivil Toplum Kuruluşları da Gazze'ye destek amacıyla Ankara'daki yürüyüşe katılmak üzere bu akşam büyük bir konvoy halinde yola çıktı.
Diyarbakır Şehir Stadyumu önünde toplanan kalabalık, yürüyüş öncesi coşkulu bir atmosferde bir araya geldi.
Burada, Diyarbakır İslami STK'lar adına basın açıklaması okundu.
Basın açıklamasını, Diyarbakır İslami STK'lar Platformu adına Fatih Taş okudu.
Taş, açıklamasına Nisa-75 ayetinin mealini okuyarak başladı: Hem size ne oldu ki, Allah yolunda ve çâresiz bırakılan erkekler, kadınlar ve çocuklar uğrunda (O'nun rızâsı için) savaşmıyorsunuz? Onlar ki: “Rabbimiz! Bizi halkı zâlim olan bu şehirden çıkar, bize tarafından bir sâhib gönder ve bize tarafından bir yardımcı gönder!” diyorlardı. (Nisa-75)
"İzzeti kuşanan, zalimlerin karşısında dik duran, mazlumların safında yer alanlara selam olsun. Gazze'de yaşanan soykırıma seyirci kalmayan Selahaddin-i Eyyubi ve Abdülhamid Han'ın torunlarına selam olsun." diyerek açıklamasına devam eden Taş, siyonist işgalcilerin Gazze'de yaptığı zulümlere dikkat çekerek, açıklamasına şu şekilde devam etti:
" Siyonist işgal rejimi, 2 yıla yakın bir süredir Gazze’de insanlık haysiyetini ayaklar altına almaktadır. Siyonist rejimin işlediği suçlar her geçen gün katlanmaktadır. Bir millet dünyanın gözleri önünde yıkım, talan, açlık, kıtlık, insani tüm ihtiyaçlardan yoksun bırakılarak ölüme terk edilmektedir.
Bir avuç siyonist tüm dünyanın gözlerinin içine baka baka bu cürümleri işlemektedir. Gücü ve iktidarı elinde bulunduran devlet idarecileri başta olmak üzere bu zulümlere seyirci kalan tüm insanlık ailesi ve İslam ülkeleri büyük bir vebal altındadır.
İslam ülkelerinin sessizliğinden istifade eden işgal rejimi, Gazze’nin yüzde 90’ından fazlasını enkaza çevirmiştir. 7 Ekim 2023’ten bu yana 60 binden fazla kardeşimiz şehid düşmüş, 150 bin civarı kardeşimiz ise yaralanmıştır. 20 binden fazla kardeşimiz enkaz altında olup henüz naaşlarına ulaşılamamıştır. Şehid ve yaralıların yüzde 70’ten fazlası bebek, çocuk ve kadınlardan oluşmaktadır. Gazze adeta birer çocuk mezarlığına dönüşmüştür."
Siyonist rejimin Gazze'de açlığı silah olarak kullandığına dikkat çeken Taş, sözde yardım noktalarının ölüm tuzaklarına dönüştüğünü belirterek, "İşgal rejimi, Gazze’de açlığı silah olarak kullanmaktadır. Yaptığı bunca zulümden sonra sözde insancıl gözükmek için kurulan yardım noktaları, birer katliam noktalarına dönüşmüştür. Yardım noktalarında yapılan sistematik saldırılarda şehidlerin sayısı her geçen gün daha da artmaktadır.
Gazze’de yaklaşık 2 milyondan fazla kardeşimiz, yüksek derecede akut gıda güvensizliği ile karşı karşıya bırakılmıştır. 600 bine yakın kardeşimiz aşırı açlıktan ölüme yol açabilecek hastalıklara yakalanmıştır. 70 binden fazla çocuk akut yetersiz beslenme yüzünden tedaviye muhtaç hale gelmiştir.
Gazze ve bütün Filistin’de insanlık tarihinin en büyük dramlarından biri yaşanıyor. Batı dünyasının ve İslam düşmanı tüm şer yönetimlerin desteğini arkasına alan Siyonist haydutlar, Siyonist teröristler hiçbir sınır, uluslararası hiçbir hukuki ve ahlaki kural tanımadan Müslüman Filistin halkına soykırım uygulamaktadırlar." şeklinde belirtti.
İslam âleminin Gazze'de yaşanan sesiz kaldığını vurgulayan Taş, "Ey ümmeti Muhammed ve ey İnsanlık ailesi; açlıktan dolayı katledilen her bir çocuğun, gencin, kadının ve yaşlının vebali hepimizin boynunadır.
Gücü elinde bulundurup Gazze’deki zulme seyirci kalanlara yazıklar olsun. Bu zulme sessiz kalıp ben insanım diyenlere yazıklar olsun. Dünyanın geçici menfaatlerinin peşinden koşup bu zulme destek sağlayanlara yazıklar olsun.
Kalpleri körelmiş, gözleri harama dalmış, kulakları zulme çanak olmuş, dilleri fitneye hizmet eden uluslararası toplum ve devletler Gazze soykırımından mesuldür. Bu mesuliyetten hiç kimse beri değildir. Başta İslam ülkelerinin liderleri akan kanın en büyük sorumlusudur. İslam ülkelerinin liderleri üzerlerine düşeni yapmış olsaydı, bugün Gazze’de bu kan akmayacak, evler yıkılmayacak, soykırım olmayacaktı.
İslam ülkelerinin liderleri ve tüm sorumluluk sahipleri olarak henüz vakit varken, Allah katında olan mesuliyetlerinizi yerine getirin. Siyonist rejimin soykırımını durdurmanın vakti çoktan gelip geçmiştir." ifadelerine yer verdi.
Taş, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı: "Dünyanın özgür halklarından ve vicdan sahibi devlet liderlerinden öncelikli ve acil talebimiz şudur:
Açlık, kıtlık ve ilaçsızlıktan dolayı bir halkın yok olması tüm insanlık âleminin yok olması anlamına gelecektir. İnsanlığın haysiyetini omuzlamak için Gazze’de insani krize bir an önce son verilmeli ve Gazze’ye İnsani Koridor açılmalıdır.
İşte bu gündemle ve bu amaçla ANADOLU’DAN MECLİS’E MECLİS’TEN GAZZE’YE sloganı ile Türkiye’nin her yerinden yola koyuluyoruz. 10 Ağustos Pazar günü saat 18.30’da Ankara Güven Park’ta toplanıp TBMM’ye yürüyerek bu talebimizi daha yüksek sesle haykırıyoruz.
Müslüman Filistin halkını terk etmeyeceğiz. Gazze özgürleşinceye kadar, direniş kazanıncaya kadar meydanları boş bırakmayacak, kardeşlerimizin feryatlarını tüm dünyaya duyurmaya, acılarına ortak olmaya çalışacağız. Ne pahasına olursa olsun, bedeli ne olursa olsun, Siyonistlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin saldırılarına, linç kampanyalarına aldırmadan Kudüs davasını omuzlayacak, bu mukaddes davaya canımızla, malımızla ve imkân bulduğumuz her şeyle sahip çıkacağız.
Gazze'nin kahraman halkına, izzeti kuşanan liderlerine, Siyonist işgale direnen mücahitlere selam olsun."
Konvoya, kentteki birçok farklı sivil toplum kuruluşu temsilcisinin yanı sıra halkın da yoğun ilgi gösterdiği gözlemlendi.
"Gazze'ye İnsani Koridor" Yürüyüşü, 10 Ağustos Pazar günü saat 18.30'da Ankara Güvenpark'ta başlayarak, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) doğru gerçekleştirilecek.
Dualar ve açıklamanın ardından araçlar, konvoy eşliğinde Ankara'ya doğru hareket etti. (İLKHA)