• BIST 100

    9350,01%0,41
  • DOLAR

    39,35% 0,37
  • EURO

    45,61% 0,79
  • GRAM ALTIN

    4290,31% -0,87
  • Ç. ALTIN

    6934,05% -1,15
Doç. Dr. Yalçın: “Bazı çocuklarda deprem sonrası duygusal etkiler kalıcı olur”
GÜNDEM
Tarih: 16.02.2023 17:50
Güncelleme: 1.01.0001 00:00
Doç. Dr. Yalçın: “Bazı çocuklarda deprem sonrası duygusal etkiler kalıcı olur”
  • Dinle
  • A+
    Büyüt
  • A-
    Küçült

Doç. Dr. Yalçın: “Bazı çocuklarda deprem sonrası duygusal etkiler kalıcı olur”

Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hatice Yalçın, çocuklar en çok ‘deprem sonrası belirsizliklerden’ korkacağını belirterek, “Bazı çocuklarda deprem sonrası duygusal etkiler kalıcı olur ve yetişkinlik hayatına kadar panik atak belirtileriyle sürebilir, çocuğu gözlemlemek önemlidir” dedi.
Konya Ticaret Odası (KTO) Karatay Üniversitesi Sağlık Bilimleri Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Bölüm Başkanı Doç. Dr. Hatice Yalçın, ülkemizde geniş bir alanı etkileyen depremin çocuklardaki etkileri ve çocuklara depremin nasıl anlatılması gerektiği konusunda bilgilendirmelerde bulundu. Doç. Dr. Hatice Yalçın, “Depremi yaşayan ya da en sevdiği insanların deprem bölgesinde zor durumda olduğunu öğrenen bir çocukta güven duygusu zarar görür ve hemen fark edilemeyen fakat sonuçları ağır olan travma sonrası stres bozukluğu belirtileri oluşabilir. Çocuklar en çok ‘deprem sonrası belirsizliklerden’ korkar. Bazı çocuklarda deprem sonrası duygusal etkiler kalıcı olur ve yetişkinlik hayatına kadar panik atak belirtileriyle sürebilir, çocuğu gözlemlemek önemlidir” dedi.

“Küçük yaştaki çocuklar depremi kavrayamazlar”
Özellikle küçük yaştaki çocukların henüz depremi kavrayamadıkları için çevrelerindeki yetişkinlerin tepkilerini izleyip taklit edeceklerini hatırlatan Hatice Yalçın, “Çocuklar, çevrede aşırı gerginlik ve yoğun kaygılı tepkiler görürse ya da deprem nedeniyle anne-baba karamsar bir hale bürünürse, depremden daha fazla etkilenir. Çocuklar anne babalarının beden dilini çok iyi okur; eğer onlar sakin ve çözüm odaklı davranıyorlarsa çocuk deprem korkularıyla daha kolay baş edebilir” ifadelerini kullandı.
Doç. Dr. Yalçın, çocuklar için güven duygusunun en temel duygusal ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, “Çocuklara deprem ile ilgili yanlış bilgiler verildiğinde çocuklarda suçluluk, içe kapanma ve güven duygusunda zedelenme olacaktır. Çocuğun göz hizasına inerek, elleri tutularak veya sırtı sıvazlanarak ‘senin yanındayız, birlikteyiz, yanımızda güvendesin, seni seviyoruz, depremi yaşayan yakınlarımız için elimizden geleni yapacağız’ gibi cümleler söylenmelidir. Ayrıca ‘haklısın, hepimiz çok korktuk ama biz güvendeyiz ve deprem bölgesindeki tanıdıklarımız da güvende olacaklar, tüm önlemler alınıyor’ demek, çocukta güven duygusunu pekiştirecektir” şeklinde konuştu.

“Afetten sonra küçük çocuklar sürekli soru sorar”
Deprem sonrasında çocuğun, en çok birlikte oynadığı kişilerin beden dilinin ve samimi neşesinin de farkına vardığını, çocuk kaç yaşında olursa olsun depremden sonra farkındalığının ve dikkatinin arttığını hatırlatan Hatice Yalçın, çocuğun istemesi halinde resim çizmesinin ve depremle ilgili duygularını yazmasının istenebileceğini önerdi. Depremden sonraki ilk birkaç hafta çocukların gelecekle ilgili yoğun kaygılar yaşayacağının altını çizen Yalçın, “Deprem sonrasında yakın sosyal çevresinin ilgisi çocuğu rahatlatır. Ancak bazı kaygı belirtileri sürekli devam edebileceğinden, belirli aralıklarla çocuğun desteklenmeye devam edilmesi oldukça önemlidir. Duygularını anlatmasını sağlamak çocuk için rahatlatıcı olacaktır. Deprem gibi bir afetten sonra küçük çocuklar sürekli soru sorar. Aslında bu yaşadıkları kayıplara anlam verme çabasıdır. Her sorusuna cevap verilmeli, cevap bilinmiyorsa öğrenip ona anlatılacağı söylenmelidir, geçiştirilmemelidir” dedi.

“Emrivaki cümleler söylenmemelidir”
Yalçın, çocuğa güven veren bir tavır sergilemenin çocuğun yaşayabileceği olumsuz duyguları ortadan kaldıracağını belirterek, “Deprem nedeniyle zaten yoğun kaygı yaşayan çocuğa ‘İnsanlar kötü olduğu için depremle cezalandırılıyor’ veya ‘Dünyanın sonu geldi’ gibi kaygıları artıran cümleler söylenmemelidir. Bu durumda çocuk kendisinin de kötü bir davranış yaptığında cezalandırılacağına dair yoğun inanç yaşar. Aynı şekilde ‘Bak işte, burada da deprem olabilir, biz ölebiliriz, söylediklerimi yap, bizi üzme’ diye konuşulmamalıdır. Çocuğu gereksiz yere kaygılandıran bu tavır, çocuğun korkularını artırır ve yetişkinlik dönemine kadar devam eden takıntılara yol açar. Çocuğun özyeterliliğini azaltacağından dolayı, ‘Şunu hissedeceksin, şunu yap’ şeklinde ne yapacağını söyleyen emrivaki cümleler söylenmemelidir” ifadelerini kullandı.

“Oyun için zaman oluşturulmalıdır”
Yalçın deprem ile ilgili uzmanların yapabileceği destek konusuna da dikkat çekerek, “Depremde onlarca insan evsiz kalır ya da vefat eder. Ancak binlerce kişi ve en çok çocuklar da onlar kadar etkilenir. Her bireye bir uzman yardımının götürülebilmesi zordur ancak travmatik stresle ilgili bilgi veren, tedavi rasyonelini anlatan, kendi kendini değerlendirmesi için de minik ölçekler içeren öneriler sunan dokümanlar hazırlanabilir. Diğer çocuklarla oyun oynayabileceği oyun alanlarına götürülmeli, oyun için zaman oluşturulmalıdır. Deprem öncesindeki eskiden var olan yaşam düzeni nasıl ise uyku saati ve rutinleri, yemek alışkanlıkları gibi deprem sonrasında benzer bir düzen oluşturulmalıdır. Böylece çocuğun baş etmesi ve uyumu kolaylaşır” diye konuştu.

Küresel Gazze Yürüyüşü'ne katılanlar Türkiye'ye dönmeye başladı

Şırnak'ta bazı bölgeler geçici özel güvenlik kararı

AB, Rusya'ya uyguladığı yaptırımların süresini uzattı

Hayfa'daki petrol rafinerisi kapatıldı

Suriye hava sahasını kapattı

Altun: israil’in, İran Radyo ve Televizyon Kurumuna saldırması katliamdır

İran'dan yeni misilleme! Tel Aviv ve Hayfa ateş altında

BM: Gazze'de gıda yardımı bekleyen sivillere saldırılar devam ediyor

İran, siyonist rejim televizyonlarına tahliye uyarısı yaptı

Güney Afrika’da sel felaketi: 90 ölü

ABD, Rusya'yla diplomatik temsilciliklere ilişkin müzakereleri iptal etti

Kazakistan ile Çin arasında 24 anlaşma imzalandı

ANFİDAP: Mutlak kötülük israile karşı insanlık yekvücut olmalı

ABD'nin USS Nimitz uçak gemisi Orta Doğu'ya gidiyor

Dışişleri Bakanı Fidan, BAE'li mevkidaşı ile görüştü

Hatay’da orman yangını

İran en büyük ve en yoğun füze saldırısına hazırlanıyor: Tel Aviv'i boşaltın!

Vali Yavuz: Gazze'de çocuklar dünyanın gözü önünde katledilmektedir

MASKİ'ye personel alımı kura çekimi ile yapıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kabadayılık taslayan israil kendi varlığını ve geleceğini riske atıyor

HÜDA PAR'dan Meclis Başkanı Kurtulmuş'a tebrik ziyareti

Siyonist işgalciler İran devlet televizyonunu vurdu

Pezeşkiyan: ABD, siyonist rejimi dizginlemezse daha acı karşılık vereceğiz

Bingöl’de orman yangını

Örtü yangınında 2 ev küle döndü

Bingöl’de göçmen kaçakçılığı operasyonu

Adana’da trafik denetimlerinde 10 bin 789 sürücüye ceza kesildi

İran: Bu gece israil'i daha sert vuracağız

Gazze'deki direniş, işgal kuvvetlerini etkisiz hale getirdi

Bolu'da ormanlık alanlara giriş yasaklandı

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

ŞEHİR HABERLERİ


Küresel Gazze Yürüyüşü'ne katılanlar Türkiye'ye dönmeye başladı

Şırnak'ta bazı bölgeler geçici özel güvenlik kararı

AB, Rusya'ya uyguladığı yaptırımların süresini uzattı

Hayfa'daki petrol rafinerisi kapatıldı

Suriye hava sahasını kapattı

Altun: israil’in, İran Radyo ve Televizyon Kurumuna saldırması katliamdır

İran'dan yeni misilleme! Tel Aviv ve Hayfa ateş altında