İşgal rejimi ürünleri ve işgale destek veren şirketlere yönelik gerçekleştirilen küresel boykot hassasiyetine ilişkin İLKHA'ya konuşan emekli İmam-Hatip Hasan Yenigün, bir Müslüman'ın vicdan sahibi olarak boykota büyük önem vermesi gerektiğini söyledi.

Gazze Şeridi'ndeki ateşkes yapılmasına rağmen işgal rejimin anlaşmayı defalarca ihlal ettiğini belirten Yenigün, ateşkes anlaşmasına bakılmaksızın siyonistlerin ürünlerinin boykot edilmesi, bu konunun gündemden düşmemesi gerektiğini kaydetti.

Yenigün, işgalci siyonistlerin tarih boyunca yapılan anlaşmalara sadık kalmadığını belirterek, "Allah'a hamd olsun bizler Müslümanız. Yüce Allah, Kur'an-ı Kerim'de, bu siyonist hakkında bize geniş bir malumat veriyor. Hazreti Musa'dan Hazreti İsa'ya ,Hazreti İsa'dan Hazreti Muhammed'e kadar Kur'an-ı Kerim'de geniş bilgiler verilmiştir. Peygamber katili, bebek katili siyonist Yahudilerin yaptıkları mezalimler hakkında bir Müslüman olarak zaten geniş bir malumata sahibiz. Bunlar, Hazreti İsa'yı öldürmek istediler, öldüremediler. Aynı şekilde Hazreti Muhammed Aleyhisselam'ı üç defa öldürmek için suikast tertiplediler fakat başaramadılar. Çünkü ilahi mesajın insanlara ulaşması gerekiyordu. Bunlar böyle bir millettirler. Kur'an-ı Kerim'e bakıldığında bu siyonistler, hep anlaşmayı bozduklarını öğreniyoruz. Bakara Sure'sinde, ne kadar peygamberle bir anlaşma bir veyahut barış anlaşması imzalamışlarsa barışı bozan taraf onlar olduğunu, hatta melun olmalarının sebebi olarak  bu sözlerini bozduklukları zikrediliyor. Maide Süresin'de, 'Onlar, anlaşmaları bozukları için biz onları lanetledik ve kalplerini de kaskatı kıldık' buyruluyor." şeklinde konuştu.

"Boykot bir protesto değil, vicdani bir harekettir"

Boykotun geçici bir süreç olmadığını ifade eden Yenigün, "Bu siyonist Yahudilerin kalbinde merhamet yok, şefkat yok, acıma hissi yok; yaşlılara, çocuklara, kadınlara, sağlık personellerine acımadığı gibi katlediyorlar. Böyle bir millet hakka hukuka riayet etmiyor. Elbet bizler de Müslüman olarak bu zulme karşı sessiz kalamayız. Çünkü zulme sessiz kalmak zulmü onaylamaktır. Zulme rıza zulüm, küfre rıza da küfürdür. Dolayısıyla bizler hem Filistin ve Gazze'deki kardeşlerimize dua edeceğiz hem de siyonistlerin mallarını boykot etmeye devam edeceğiz. Bu geçici bir süreliğine değildir. Çünkü bunlar da tıpkı o Medine Yahudileri gibi ateşkes imzalandıktan kısa bir müddet sonra yine onlarca, yüzlerce kardeşlerimizi katlettiler. Refah Kapısından yardımların girmelerini engelliyorlar. Bu zulüm devam ediyor. Dolayısıyla ateşkes olsun veya olmasın bir inancımızın gereği olarak boykot etmeye devam edeceğiz. Boykot bir protesto değil, vicdani bir harekettir. Aynı zamanda imani bir sorumluluktur." ifadelerini kaydetti.

"Boykot atılan küçük bir adım olabilir ancak küçük adımlar büyük değişimlere sebebiyet verecektir"

Boykot hususunda bilinçli olunması gerektiğini belirten Yenigün, şöyle konuştu:

"Bir Müslüman olarak kendi evimizde, iş yerlerimizde, lokantalarımızda, düğünlerimizde onlara ait olan ürünlere yer vermeyeceğiz. Onlara ait olan kolayı içmeyeceğiz, misafirlerimize ikram etmeyeceğiz, ticaretini yapmayacağız. Bunun bir vebali vardır. Onların kahvelerini içmeyeceğiz, temizlik ürünlerini evimize almayacağız. Ailelerimizi, çocuklarımızı bu konuda bilinçlendireceğiz. Bizim paramızla onlara herhangi bir yardım geçmemesi lazım. Allah-u Teala, iyilikte yardımlaşmamızı, günahta ve zulümde ise yardımlaşmamamızı istiyor. Bu zalimler, Gazze'de 70 bin insanı katlettiler. Bunu unutacak mıyız? Boykot atılan küçük bir adım olabilir. Ancak atılan küçük adımlar büyük değişimlere sebebiyet verecektir. Bu konuda bilinçli olmak lazım. Bizler bu zalimleri sevemeyiz, kalbimiz ile onlara meyletmemiz yasaklanmıştır. Boykot geçici bir süreliğine değil, devamlı ve bilinçli bir şekilde boykot etmeye devam edeceğiz." (İLKHA)