10189,02%1,08
39,77% -0,14
47,05% 0,04
4282,88% 0,17
6823,45% -0,43
Rapora göre, 260 esir ağır hastalıklarla mücadele ediyor. Bunların arasında 27 kanser hastası var. Ancak ne tedaviye erişimleri var ne de yaşama dair bir umut ışığı. Siyonist yönetim, bu hastalara gerekli ilaçları vermeyi kasıtlı olarak reddediyor.
Zindanlardaki dram bununla da sınırlı değil. 22 esir ya fiziksel ya da psikolojik engelli durumda. Kendi bedenlerine değil, soğuk duvarlara yaslanarak hayatta kalmaya çalışıyorlar. Üç esir ise yarı felçli; sadece tekerlekli sandalye ile hareket edebiliyor.
Hasta esirlerin yaşadıkları, adeta "sessiz infaz" anlamına geliyor. Onlar için zindan, yalnızca bir mahpusluk mekânı değil, yavaşça ölüme götüren bir hücre. Her hastalık, bir idam fermanına dönüşüyor.
Raporda ayrıca, hasta esirlerin sağlık hizmetlerinden mahrum bırakılmasının yanı sıra sistematik işkenceye maruz kaldıkları da vurgulandı. Siyonist gardiyanlar tarafından uygulanan dayak, soğukta bekletme, uykuya izin vermeme, zincirleme, hücre cezası ve sürekli hakaret gibi yöntemlerle esirler hem fiziksel hem de ruhsal işkenceye tabi tutuluyor.
Özellikle hasta esirlerin hastaneye sevkleri ya tamamen engelleniyor ya da saatlerce kelepçeli şekilde taşınarak ikinci bir işkenceye maruz bırakılıyor.
Esirler Bilgilendirme Ofisi, yaşananların yalnızca insan hakları ihlali değil, savaş suçu ve sistematik soykırımın bir parçası olduğunu belirterek uluslararası insan hakları kuruluşlarına ve Birleşmiş Milletlere çağrıda bulundu. Özellikle ağır hasta esirlerin derhal serbest bırakılması gerektiği vurgulandı. (İLKHA)