10878,51%0,23
40,67% 0,02
46,96% -0,25
4412,07% 0,04
7054,63% -0,07
HÜDA PAR Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Zekeriya Yapıcıoğlu, komisyonun ilk toplantısında yaptığı konuşmada, “Temel haklar ve hürriyetlerle ilgili atılması gereken adımların da herhangi bir şarta bağlanmaması gerekir. Bir şey hak ise şartsız verilir, adaletin gereği budur.” ifadelerini kullandı.
“Fitne tohumu ekmeye çalışanlar Türk’e de Kürt’e de Arap’a da düşmanlık yapıyor”
Komisyonun kapsamlı ve kuşatıcı bir yapı olarak kurulmasının değerli olduğunu ifade eden Yapıcıoğlu, “Bu mesele partiler üstü bir meseledir, başka meselelerle bağlayıp süreci tıkamak veya akamete uğratmak ağır bir vebaldir. Mesele büyüktür, derindir, çok boyutludur ama çözümü mümkündür; aynı zamanda, ertelenmemesi gereken acil bir zorunluluktur. Çözüm için ise iki şey gerekir: Sağlam bir irade ve samimi bir çaba. Kürt’ü Türk’e, Türk’ü Kürt’e yahut Arap’a düşman etmeye çalışanlar, sıfatı, ismi, kavmî ne olursa olsun araya düşmanlık ve fitne tohumu ekmeye çalışanlar Türk’e de Kürt’e de Arap’a da düşmanlık yapıyor, kötülük ediyor.” dedi.
“Her bir sorunun çözümü inşallah diğerlerinin çözümünü de kolaylaştıracaktır”
Her ne şekilde olursa olsun kan akmasının durmasının değerli olduğunu belirten Yapıcıoğlu, çatışmalardan her kesimin zarar gördüğünü ve şiddeti sona erdirme çabalarını desteklediklerini ifade etti.
Yapıcıoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bu Komisyonun kurulmuş olması da önemlidir ve şiddetin tamamen devre dışı kalması konusunda ciddi bir işlev görme şansı vardır. 28’inci Dönem Parlamentosunun temsil kabiliyeti ve bu Komisyonda bir iki istisna dışında Parlamentoda temsil edilen bütün partilerin görev almış olması bu şansı büyütmektedir. Elbette sorunlarımız çoktur ve çeşitlidir. Sayın Başkanımın da konuşmasında belirttiği gibi bu Komisyon bütün sorunlarımızı çözmek için kurulmadı fakat mevcut sorunlarla ilgili bazı talep ve temennilerin, öneri ve şikâyetlerin dile getirileceği de beklenmektedir. Elbette her sorunumuzu konuşabiliriz ancak konuların iç içe geçmesi zaten karmaşık ve çok boyutlu olan meseleyi çözmeyi daha da zorlaştıracaktır. 'Ya bütün sorunlarımızı toptan çözeceğiz ya da hiçbirini.' demek sorunlu bir yaklaşım olur; sorunları iyi analiz edip parçalar hâlinde çözmek için çabalamak aklın gereğidir. Sorunlarımızı konuşabiliriz ancak birinin çözümünü diğerinin ön şartı olarak görmeyelim, her bir sorunun çözümü inşallah diğerlerinin çözümünü de kolaylaştıracaktır.”
“Önceki süreçlerde yapılan yanlışlardan dersler çıkarıldığını temenni ediyoruz”
“Kürt meselesine bir çözüm bulmak gerekliliği konusunda tereddüt yoktur.” diyen Yapıcıoğlu, “Birlik olma', 'kardeş olma', 'iç cepheyi tahkim etme' veya benzeri ifadelerle mecburiyetler ifade edilmektedir; aslında, hepsi aynı şeydir. Meselemizi sulh yoluyla adalet temelinde halletmek mecburiyetindeyiz. Zira meselenin çözümsüz kalmasının sonucu emperyalist müdahalelere açık hâle gelmiş huzursuz bir coğrafya, heba olan nesiller ve ekonomik çöküntüdür. Silahın devrinin bittiği, çatışmalı süreçten herkesin zarar gördüğü ve sorunlarımızın siyaset kurumu tarafından tartışılarak diyalogla çözülmesi gerektiği konusunda fikir birliği sorunun çözümü konusunda büyük bir fırsatı önümüze koymuştur; bu fırsat heba edilmemelidir.
Daha önce de meseleye çözüm bulmak adına bazı girişimler oldu ama maalesef istenen çözüme ulaşmak mümkün olmadı, çözüm geciktikçe sorun dallanıp budaklandı. Önceki süreçlerde yapılan yanlışlardan dersler çıkarıldığını temenni ediyoruz, bu konuda hatalardan ders çıkarıldığı yönünde açıklamaların olması sevindiricidir ancak çok dikkatli olmakta fayda vardır. Önceki süreçte akamete uğratan nedenler çoktur. En başta geleni de şiddet sorunu ile Kürt kardeşlerimizin hak taleplerinin birbirine karıştırılması ve birinin diğeri için şart olarak ileri sürülmesiydi. İki meseleyi karıştırmak yeniden başarısızlık ve hayal kırıklığı getirir; bu topluma, milletimize bunu yapmaya hakkımız yoktur.” dedi.
“Temel haklarının pazarlık konusu yapılmayacağına dair sözleri memnuniyetle karşıladık”
Silahların şartsız bırakıldığının açıklanmış olmasının önemli olduğuna vurgu yapan Yapıcıoğlu, “Bunun yanında temel haklar ve hürriyetlerle ilgili atılması gereken adımların da herhangi bir şarta bağlanmaması gerekir. Bir şey hak ise şartsız verilir, adaletin gereği budur. Sulh ve kardeşliğin zemini de böyle sağlanır ve bu şekilde sağlamlaşır. İktidar partisi grubu adına ilk sözü alan Sayın Abdülhamit Gül’ün vatandaşların temel haklarının asla pazarlık konusu yapılmayacağına dair sözlerini bu anlamda memnuniyetle karşıladığımızı da ifade etmek isterim.” şeklinde konuştu.
“Bizi kardeş kılan ortak inancımız olduğu hususu yeterince dile getirilmiyor”
Bin yıllık kardeşliği zedeleyen hataların kabul edilmesi ve tekrarlanmamasının önemli olduğunun altını çizen HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, “Bu hataların kabul edilmesi ve tekrarlanmayacağının umudunu da güçlendirmektedir. Bin yıllık kardeşliğin zemini sağlamdır. Herkes bin yıllık kardeşlikten bahsediyor fakat bizi kardeş kılan ortak inancımız olduğu konusunda yeterince bu hususun dile getirilmediğini üzülerek gözlemliyoruz. Ortak kaderi paylaşmamız, ortak vatanda birlikte yaşamamız bu kardeşlik zemininde mümkün olmuştur.” ifadelerini kullandı.
“Önemli olan tarihsel sorumluluğumuzu yerine getirmektir”
Komisyonun çalışma usulleri ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, “Usul esasa takaddüm eder ancak işin esasını da usule kurban etmemek gerekir. Önemli olan bu komisyonun en yakıcı, en ciddi sorunlarımızdan birini çözme yolundaki samimi çabalara olabildiğince ciddi katkı sunmak ve tarihsel sorumluluğumuzu yerine getirmektir. Gelecek nesillerimize huzur içinde birlikte yaşayacakları bir vatan ve bu ortak vatan üzerinde kardeşçe yaşayacakları bir zemin bırakmak. Bu yönde bu komisyonun çalışmalarının başarıya ulaşmasını Rabb’imden niyaz ediyorum.” diyerek konuşmasını noktaladı. (İLKHA)