• BIST 100

    14203,40%0,42
  • DOLAR

    42,73% 0,04
  • EURO

    50,28% 0,21
  • GRAM ALTIN

    5954,70% -0,13
  • Ç. ALTIN

    9603,36% 0,00

İNSAMER'den Kürt çalıştayı raporu: Tarihi fırsat kaçırılmamalı, herkes elinden geleni yapmalı

27 Ocak 2025, Pazartesi 14:13
27 Ocak 2025, Pazartesi 14:13
İNSAMER
  • Dinle
  • A+
    Büyüt
  • A-
    Küçült

İHH İnsani Yardım Vakfı ile İnsani ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (İNSAMER) tarafından Diyarbakır'da düzenlenen "Kürt Meselesinin Çözümü ve Barışa Sivil Katkılar Çalıştayı"nın sonuç raporu, düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaşıldı.

11 Ocak 2025'te Diyarbakır'da gerçekleştirilen çalıştayda; "Kürt Dili Edebiyatı ve Kültürel Haklar Bağlamında Türkiye'de Kürt Meselesinin Çözümü ve Barışa Sivil Katkılar, Kürt Sokağının Barışa Bakışı ve Beklentileri, İslami Camiaların Kürt Sorununa Bakışı ve Beklentileri, Kürt Alimlerin Kürt Meselesi Bağlamındaki Çalışmaları ve Çözüme Katkıları, Sivil Toplumun Kürt Meselesindeki Rolü ve Çözüme Katkıları,  Türkiye'deki Kürt Meselesinin Çözümüne Katkı ve Engel Bağlamında Suriye Kürtleri ile Suriye Kürtlerinin Türkiye'deki Kürt Meselesine Etkileri ve Çözüm Önerileri" başlıkları ele alındı.

Faklı görüşlere sahip birçok kişinin bir araya gelmesiyle gerçekleştirilen çalıştayda 7 ana başlıkta Kürt meselesi ele alınarak toplumsal barışa katkı sunulması hedeflendi.

"Tarihi bir fırsat yakaladık, herkes elinden gelen gayreti ortaya koymalı"

İHH Genel Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıda rapor sunumu öncesinde konuşan İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım, "Kürt meselesi konusunda Türkiye'de fikir yürütmeyen hiçbir fert yoktur. Bütün siyasetçiler, devletin tüm kademeleri, uluslararası güçler, herkes elini bir şekilde Kürt meselesinin içine koymuştur. Ancak bu mesele en fazla bizi ilgilendiren bir meseledir. Ortadoğu'daki oyunları bozmak veya yeni oyun kurmak istiyorsanız Türk, Kürt, Arap kardeşliğini inşa etmelisiniz. Bu kardeşlik inşa edilmediği müddetçe sahamız uluslararası güçlerin oyun sahası olacak, kan ve gözyaşı akmaya devam edecektir. O yüzden çok tarihi bir fırsat yakaladık. Bugüne kadar yaşanılmışlar bir tarafa bırakılarak ilk defa bir kardeşlik projesi bu kadar uygulanır hale gelmiştir. Bu fırsatı kaçırmamak gerekir. Özellikle zamanında bu konuda en tedirgin olan bir siyasi misyonun bugün Kürt meselesinin çözülmesi gerektiğini söylüyorsa bunun altından çok önemli gelişmeler yatıyor veya gelecekle ilgili endişeler taşınıyor. Devlet Bahçeli'nin bu söylemi göz ardı edilmemeli ve herkesin elinden gelen gayreti ortaya koymalıdır." dedi.

Çalıştayın özeti mahiyetinde olan ve 20 maddeden oluşan raporu kurumlar adına okuyan İHH Mütevelli Heyeti Üyesi İzzet Şahin, söz konusu maddeleri şu şekilde sıraladı:

1.Ülkemizde Kürt meselesi kadim bir sorundur. Kimilerine göre 40 yıllık, kimilerine göre ise 100 yıllık olan bu sorunun iktisadi, siyasi, hukuki, sosyal, psikolojik, kültürel, etnik ve dilsel çok çeşitli boyutları mevcuttur.

2.Sorun, dönemlere bağlı olarak; Şark meselesi, Doğu meselesi, Güneydoğu meselesi, Kürt meselesi, Kürt sorunu, feodalite sorunu gibi farklı şekillerde isimlendirilmiş, kimi zaman meselenin terör boyutu, kimi zaman kimlik boyutu, kimi zaman da sosyoekonomik boyutu öne çıkarılmıştır.

3.Türkiye'nin en köklü ve derin sorunlarının başında gelen Kürt meselesi zamanla toplumun bütün kesimlerinin gündemine girmiş, bu soruna yönelik hemen her kesimin bir yorumu, tanımlaması, değerlendirmesi ve varsa çözüm önerileri ortaya konulmuştur. Bu açıdan Kürt meselesi geniş bir tarihsel arka plana, derinlikli ve yoğun bir müktesebata sahiptir.

4.Kürt meselesi, son dönemde Türkiye dışında yaşanan bölgesel gelişmelerden bağımsız değerlendirilemeyecek şekilde uluslararası bir boyut kazanmıştır. 7 Ekim 2023 Aksa Tufanı sonrası Ortadoğu'da oluşan yeni dengeler ışığında Ortadoğu coğrafyasında yer alan tüm Kürt fraksiyonlarının Türkiye ile ortak zeminde buluşması gerekliliğini, bütün taraflar olumlu bir bakış açısıyla değerlendirmelidir.

5.Ortadoğu'daki genel çatışma ve huzursuzluğun farklı aktörlerden kaynaklandığı düşünülse de sorun aslında tek orijinlidir. Dolayısıyla Kürt meselesi, Filistin meselesi, Suriye'deki gelişmeler, Irak'ın istikrarı gibi konular birbiriyle ilintilidir. Emperyalizm ve siyonizmin aktörlerinin bu meselenin ortaya çıkışı ve çözümsüzlüğündeki rolü bilinen bir gerçektir. Bu noktada küresel güçlerin bölgesel hegemonyasına ve bölge halklarının kanı üzerinden kurulan kirli oyunlara özellikle dikkat çekmek gerekmektedir. Ayrıca çözümün asli muhatabının bölge devletlerinin uyguladığı siyaset ve bu devletlerin bizatihi kendisi olduğu unutulmamalıdır.

6.Kürt sorunu başta ulusal bir sorun iken, günümüzde bölgesel den­geleri etkileyebilen uluslararası bir sorun halini almıştır. Gelinen noktada Türkiye'nin Suriye Kürtlerinden hiçbir grubu dışlamadan, müspet ve yapıcı bir ilişki geliştirmesinin son derece önemli olduğu aşikardır. Suriye Kürtleri ile sağlıklı zeminde bir araya gelmek, Türkiye'nin içerideki çözüm sürecine ivme kazandıracağı gibi dışarıdaki bölge siyasetinde de gücünü tahkim edecektir.

7.Suriye Kürtlerinin yeni oluşan Şam Yönetimi ile yapıcı ilişkiler kurması ve Şam Yönetimi içinde yer alması gerekirken Suriye'deki Kürtlerin Suriye’nin bir parçası olduğunun da yeni yönetimce kabul edilmesi gerekmektedir. Bu noktada Şam Yönetimi’nin, Suriye Kürtlerinin varlığını ve haklarını anayasal güvence altına alması önem arz etmektedir.

8.Yeni gelişen süreçte Türkiye; Suriye'de ve Irak'ta yaşayan Kürtlerin de yüzünü olumlu manada Türkiye'ye döndüğünü göz önünde bulundurmalıdır. Ortadoğu'daki tüm Kürtlerin sorunları Türkiye'yi her anlamda etkilemektedir. Bu sebeple Türkiye'nin bütün Kürtlerle diyalog ve iş birliğine dayalı bir siyaset izlemesi gerekmektedir. Türkiye'nin, Ortadoğu'daki Kürt halkının sorunlarına da kardeşçe ve adilane yaklaşması ve çözüm geliştirmesi gerekmektedir.

9.Türkiye'de siyasi olarak Kürt meselesinde gelinen nokta ve terörün son bulmasına yönelik çabalar, ülke için tarihi adımlardır. Kürt halkının da bu tarihi süreçte net bir tavırla Türkiye'nin, bölge halkının ve adaletin yanında yer alacağına şüphe yoktur.

10.Kürt meselesinin çözümü, Türkiye'de iç cephenin güçlenmesini sağlayacağı gibi ekonomik istikrara da katkıda bulunacaktır. Bu meselenin çözümü, dışarıdan Türkiye'nin iç siyasetine müdahaleyi de önleyecek, Türkiye'yi zayıflatmak isteyen dış güçlerin kirli oyunlarını bozacaktır.

11.Kürt alimleri ve medreseleri, geçmişten günümüze Kürt meselesinde devletin eksiklerini ve yanlışlarını dile getirmekten imtina etmemişledir. Kürt halkı, alimleri ve medreseleri sorunların silahla çözülmesini hiçbir zaman tasvip etmemişlerdir; şiddetin bir yöntem olarak kullanılmasına her zaman karşı çıkmışlar ve sorunların barış ve diyalog yoluyla çözülmesinden yana tavır almışlardır.

12.Kürt meselesinin çözümü PKK tartışmalarına kurban edilmemeli. Meselenin silahlı krize tahvil eden sebepleri ortaya çıkarılıp çözüme kavuşturulmalıdır.

13.PKK’nın silah bırakması ve çatışmaların bitmesi, ülkemizde Türk ve Kürt vatandaşları birbirine daha yaklaştıracak, kardeşliği pekiştirecek ve tarihi birlikteliği tekrardan güçlendirecektir.

14.Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan Kürtlerin kahir ekseriyetinin Türkiye'den ayrılarak bağımsız bir devlet kurmak gibi bir talepleri yoktur. Dil ve kimlik sorununun çözümü ile Kürt vatandaşların devletle olan bağları güçlenecek, kendilerini bu ülkenin asli unsuru olarak göreceklerdir. Halkın tüm kesimlerinin Türkiye’ye olan aidiyetleri daha da sağlamlaşmış olacaktır.

15.Dil ve kimlik problemi, Kürt meselesinin en önemli başlığıdır. Bu başlığa dair sıkıntıların anayasal düzenlemeyle giderilmesi durumunda sorun büyük oranda çözülmüş olacaktır.

16.Ana dilde eğitim hakkı gerek evrensel hukuk normları gerekse demokratik normlar bakımından bir insan hakkı olarak görülmektedir. Dil, hem bir iletişim aracı hem de bir kimliktir; ana dil ise bireyin kişiliğinin bir parçasıdır. İnsanın ana dili ile karakteri ve davranışları arasında sıkı bir ilişki vardır. Birçok etnik grup kendini dil üzerinden tanımlamaktadır. Bu sebeple anayasa, kanun ve yönetmenliklerdeki ana dil eğitimini yasaklayan ve dışlayan hükümler düzeltilmelidir.

17.Hükümetin Ortadoğu'da gelişen dengeleri de göz önünde bulundurarak Kürt sorunu başta olmak üzere sorunların çözümünde sivil inisiyatiflere ait farklı ses ve düşünceleri de dikkate alması, meseleleri tek bir muhataba indirgemeden irdelemesi önemlidir. Bu bağlamda bürokratik ve resmi kurumların arayışları yanında sivil toplumun gözünden Kürt meselesinin çözümüne yönelik sivil katkılara, tespitlere, önerilere ve sivil toplumun olası sorumluluklarına ilişkin de bir çalışma yapılması gerekmektedir.

18.AK Parti'nin 2005 yılından itibaren başlattığı çözüm denemelerinin İslami camianın Kürt meselesiyle ilgili yoğun vurgusu ve çözüm önerileriyle ilişkisi göz ardı edilmemelidir. Günümüzde yaşanan süreçte, hükümetin çözüme yönelik çabalarının toplumun her kesiminde takdirle karşılandığını ve tam güven duyulduğunu da belirtmek gerekmektedir.

19.Türkiye halkının çözüm sürecine olan inancı tamdır ve halk, kararlı bir şekilde devletin başlattığı yeni süreci desteklediğini ortaya koymaktadır. İnsanlar kanın dökülmediği, adilane bir kardeşlik yaklaşımıyla birlik ve beraberlik içerisinde barışın hakim olduğu bir hayat sürmek istedikleri için yeni süreçten memnuniyet duymaktadır.

20.STK'lar Kürt meselesini ele alırken çözüme odaklanarak ideolojik kamplaşmalardan kaçınmalıdır. Toplum olarak bugüne kadar bu meseleden kaynaklı büyük kayıplar yaşadık. Telafisi mümkün olmayan çok ağır bedeller ödedik. Hal böyleyken, bütün sivil toplum kuruluşları ellerini taşın altına koymalı, sorumluluklarının bilinciyle hareket etmeli, sürecin başarısı için katkı sunma görevlerini yerine getirmelidir. STK’lar, Kürt meselesinin çözüm çalışmalarının toplumsallaştırılması ve tüm tarafların barış, kardeşlik ve adil bir tutum sergilemesine katkı sunulması konusunda üzerlerine düşen görevleri yerine getirmelidir. (İLKHA)

Cevdet Yılmaz: Türkiye, düzen kurucu aktör konumundadır

Polis ve savcı kılığında 50 milyon liralık dolandırıcılık: 24 şüpheli tutuklandı

MSB: israil barış ve istikrarı tehdit etmeye devam ediyor

Afganistan'da sulamayı ve geçim kaynaklarını artırmak için yeni bir kanal hizmete açıldı

SGK, 1000 sözleşmeli personel alacak

HÜDA PAR Şanlıurfa’da “Son Kale: Aile” konferansı düzenleyecek

Yayaların davranışlarını tahmin eden yeni yapay zekâ sistemi geliştirildi

KPSS-2025/2 tercih süreci başladı

Konya-İstanbul YHT hattı 13 milyon yolcu taşıdı

Çin'den ABD'nin Tayvan'a yönelik silah satışına tepki

Uzmandan sezaryen uyarısı: Her doğum yeniden sezaryen olmak zorunda değil

Sudan'da İHA saldırıları: Atbara'da elektrik kesildi, kuzey ve güneyde ölüler var

Hazreti Mevlâna’nın 752. Vuslat Yıl Dönümü anma törenleri kapanış programıyla sona erdi

Konya'da 15 günde bin 372 hesap hakkında işlem

HÜDA PAR 13. kuruluş yıldönümünü yarın Diyarbakır'da kutlayacak

Güvenli doğal gaz kullanımının altın kuralları

Kazalara sebep oluyordu; çözüm bulundu

Siirt’te 10 köyü birbirine bağlayan kritik yol için gece gündüz kar mesaisi

Konya’da jandarmadan kapsamlı denetim: Aranan 211 şahıs yakalandı

Mehmet Emin Buğra, vefatının 60'ıncı yılında İstanbul’da anıldı

Soğuk da öldürüyor: Gazze'de bir bebek daha şehit oldu

HÜDA PAR Adana teşkilatından Gazze'ye destek

Çevre koruma harcamaları 441 milyar TL’yi aştı

ABD hükümeti, helikopter-uçak çarpışmasında sorumluluğu kabul etti

AIPA’dan Türkiye’de yapay zekânın toplumsal etkilerine odaklanan kapsamlı araştırma

İşgalciler Batı Şeria'da 11 Filistinliyi alıkoydu

İletişim Başkanı Duran, bütçe görüşmelerine katıldı

2024 KPSS’de branş sıralamaları güncellendi

Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi’nden Wilson hastalığında nakil başarısı

Aydoğan: Oyun oynayan çocuk hayata hazırlanır

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

ŞEHİR HABERLERİ


Cevdet Yılmaz: Türkiye, düzen kurucu aktör konumundadır

Polis ve savcı kılığında 50 milyon liralık dolandırıcılık: 24 şüpheli tutuklandı

MSB: israil barış ve istikrarı tehdit etmeye devam ediyor

Afganistan'da sulamayı ve geçim kaynaklarını artırmak için yeni bir kanal hizmete açıldı

SGK, 1000 sözleşmeli personel alacak

HÜDA PAR Şanlıurfa’da “Son Kale: Aile” konferansı düzenleyecek

Yayaların davranışlarını tahmin eden yeni yapay zekâ sistemi geliştirildi