11504,99%1,86
41,38% 0,01
48,77% 0,29
4953,02% 1,02
8106,03% 0,95
Yedioth Ahronoth gazetesi, işgal rejiminin Gazze’de yürüttüğü soykırım savaşının üçüncü yılına girmek üzere olduğunu ancak HAMAS tehdidini ortadan kaldıramadığını, hareketin ise beyaz bayrak çekmeyeceğini ve işgal rejiminin ağır bedeller ödeyeceği uzun ve yıpratıcı bir savaşa sürükleyeceğini vurguladı.
Gazete tarafından hazırlanan raporda, işgal rejimi açısından hiçbir cephenin tamamen kapalı olmadığı belirtiliyor. Gazze’de HAMAS’ı dizginlemeye yönelik askeri bir plan çerçevesinde yoğun çatışmalar sürerken, Batı Şeria gerginliğini koruyor ve takviye kuvvetlere ihtiyaç duyuyor. Bunun yanında, işgal ordusu doğuda Ürdün sınırında silah kaçakçılığıyla karşı karşıya ve İran hâlâ denklemleri değiştirme potansiyeline sahip bir oyuncu olarak sahnede duruyor.
Rapora göre işgal ordusu, Gazze’deki durumu karmaşık ve uzun soluklu olarak niteliyor.
Gazete HAMAS’ın birçok örgütsel yapısının dağıtıldığını, Kassam Tugaylarının genelkurmayının neredeyse tamamen ortadan kaldırıldığını iddia etmesine rağmen, “halen silahlı 20 binden fazla kişinin, çoğunlukla merkez kamplarda ve Gazze şehrinde bulunduğunu, küçük bir kısmının ise israilin kontrolündeki bölgelerde kaldığını” kabul etti.
Raporda ayrıca “çok sayıda elit savaşçı, az sayıda roket ve yüzlerce destek kolonuna sahip geniş bir tünel ağı” olduğuna vurgu yapılıyor.
Rapora göre, “Gazze için savaş son savaştır, bu yüzden HAMAS kendini sağlamlaştırmak için bir plan hazırladı” deniliyor. Buna göre Kassam Tugaylarının Gazze Tugayı, “sokaklara ve evlere yerleştirilen patlayıcılar ve mayınlar, kanalizasyon hatları ve geniş tünellerle kapsamlı bir savunma savaşı” planladı.
Askeri kaynaklara göre, HAMAS’ın son unsurunun yok edilmesi mümkün değil, çünkü örgüt “ya zafer ya ölüm” anlayışıyla hareket ediyor. Bu nedenle işgal ordusunu uzun ve yıpratıcı bir savaşa sürükleyecekler.
Gazze dışında, rapor Batı Şeria’daki tırmanan risklere dikkat çekiyor. Devam eden gerginlikler, saldırılar ve güvenlik operasyonları nedeniyle buraya daha fazla kaynak ve asker gerektiği, ancak işgal kuvvetlerinin artan görevler ve sürekli yorgunluktan muzdarip olduğu aktarılıyor. Raporda, “askerlere yükü hafifletecek yasal veya siyasi kararların olmayışı” da ek bir sorun olarak ifade ediliyor.
Ürdün sınırı da ayrı bir cephe olarak öne çıkıyor. Burada yalnızca sınır ihlalleri değil, aynı zamanda Batı Şeria’daki silahlı hücreleri besleyebilecek silah kaçakçılığı tehdidi de bulunuyor. (İLKHA)