İTTİHADUL ULEMA Başkan Yardımcısı Yalçın: Bu direniş burada durmayacak

Tarih: 18.06.2025 12:35 Güncelleme: 18.06.2025 12:35
İTTİHADUL ULEMA Başkan Yardımcısı Yalçın: Bu direniş burada durmayacak
  • Dinle
  • A+
    Büyüt
  • A-
    Küçült
Haberi Sesli Oku

Mısır'da katıldığı "Küresel Gazze Yürüyüşü" sonrasından İstanbul'a dönen İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Abdulkudüs Yalçın, "Tamamlanamayan yürüyüşün ardından otellere dönen dünyanın birçok ülkesinden vicdan sahipleri, Gazze'ye ulaşmak için farkl

50'yi aşkın ülkeden binlerce kişinin katıldığı "Küresel Gazze Yürüyüşü" Mısır hükümetinin ciddi engellemeleri, baskı ve yıldırma politikaları nedeniyle istenildiği şekilde sonuçlanmasa da yürüyüşe katılanlar bu işi burada bırakma niyetinde değil.

Yürüyüşe katılmak için Mısır'a giden ve henüz havalimanında yetkililerin engellemeleriyle karşılaştıklarını belirten İTTİHADUL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Abdulkudüs Yalçın, 5 günlük süreçte yaşadıkları baskı ve zorlukları İLKHA muhabirine anlattı.

Özellikle Türkiye'den gidenlerin havalimanlarında çokça bekletildiklerini, otellerde gözetim altında tutulduklarını söyleyen Yalçın, dünyanın vicdanını harekete geçiren bu direnişin burada kalmayacağını, değişik yollardan Gazze'ye ulaşmak için sebepler aranacağını ifade etti.

"Özellikle Türkiye'den gidenleri bekletiyorlardı"

Yalçın, "Buradan ve dünyanın değişik ülkelerinden, yaklaşık 56 ülkeden vicdan sahibi insanlar, yapılan zulme, vahşete dikkat çekmek için Mısır'dan Refah Kapısı'na doğru yürüyüşe geçilecekti. Mısır devletine karşı herhangi bir art niyet yoktu. Mısır devleti böyle bir eylemin yapılmaması için karar almıştı. Uçaktan iner inmez böyle bir şeyi hissetmiştik zaten. Havalimanında vize alıp belirlenen otele geçecektik. Burada polis engeline takıldık. Pasaportlarımız aldılar. Özellikle Türkiye'den gidenlerin pasaportlarını alıp bekletiyorlardı. Bizim dışımızda kimse kalmamıştı. Yaklaşık 4 saat bekledik. Ardından yavaş yavaş birer birer çağırdılar. Niçin geldiğimize dair sorular soruyorlardı. Biz de bazı ziyaretlerde bulunmak için geldiğimizi söyledik. Hangi otelde kalacağımızı dahi sordular, cevaplarını verdik. Telefonda kiminle görüştüğümüze de baktılar. En son vize almamıza izin verdiler. Otele gittiğimizde bizden önce polislerin gidip otelde beklediğini gördük. Gittiğimiz otelde mi kalacaktık yoksa başka bir yere mi gidecektik bilmiyorduk. İletişimde olduğumuz arkadaşların bizi başka bir yere götüreceklerini öğrenince belemeye başladık. Arkadaşların gelip gelmediğine bakmak için kalktığımda sivil polisler yerime oturmamı, rütbeli bir askerin otelde olduğunu, bizimle görüştükten sonra vereceği karar göre hareket etmemiz gerektiğini söyledi. Onlarla biraz tartıştık ve Mısır devletine karşı bir art niyet içerisinde olmadığımızı, insani anlamda bir iş ve bazı ziyaretler için geldiğimizi söyledik. Tartışmamız fayda etmedi." diye konuştu.

Sürekli gözetim altında tutuldular, İsmailiye'den öteye geçmelerine izin vermediler

Otelde kendilerine esir muamelesi yapıldığını belirten Yalçın, "Ardından otelden arkadaşların birer birer çıkarıldığını gördük. Sonra rütbeli dedikleri kişi geldi. O da bizi sorguya çeker gibi çok sayıda soru sordu. Pasaport ve telefonlarımızı aldılar. Çantalarımızı alıp teker teker kontrol ettiler ve sonrasında bizi de alıp dışarı çıkardılar. Kapıda duran bir panelvana koyup yarım saat kadar beklettiler. Ardından indirip otele geçmemizi söyleyerek pasaport ve telefonlarımızı verdiler. Herhangi bir siyasi işe karışmamak kaydıyla serbest olduğumuzu söylediler. Ardından askerlerin büyük bir kısmı gitti birkaç asker otelde kaldı. O askerler gece geç saate kadar oradaydı. Gündüz de hep otelde oldukları için biz de bir yere çıkmadık. Sonraki günün sabahında (13 Haziran Cuma) araçlara binip İsmailiye'ye doğru yola çıktık. Niyetimiz İsmailiye'den sonra Ariş'e oradan da yaya olarak yaklaşık 50 kilometre yürüyerek Refah Sınır Kapısı'na varmaktı. İsmailiye'ya yaklaştığımızda araçların durdurulduğunu, pasaportların alındığını gördük. Onlar da bir hesap yapmışlardı. Bizi 3 parçaya böldüler. Çok az kişinin İsmailiye'ye geçmelerine izin verilmişti. İsmailiye'ye 30 kilometre kadar kaldığında ikinci arama noktasında takıldık. Mısır'ın yerlisi hariç kimseye giriş izni verilmedi. Orada yaklaşık bin 500 kişi toplandı. Burada oturma eylemi başladı. Sloganlar atılmaya başlandı. Bir müddet böyle devam etti. Bir süre sonra Türkiye'nin Büyükelçisi geldi. HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç ile konuşarak geri dönülmesinin daha doğru olacağını söyledi. Ancak kimse geri dönmek istemedi. Akşam namazından sonra bir bayan polis, 15 dakika içerisinde dağılmamız gerektiğini, aksi takdirde müdahale edileceğini söyledi. Gerçekten büyük bir kararlılık vardı ve kimse dönmüyordu. Özellikle Batılı ülkelerden gelenler ciddi kararlı duruyordu. Bu duruşlarını gerçekten takdir ettim." şeklinde konuştu.

"Bu direniş burada durmayacak"

Yaşanan engellemelerin ardından mutlak manada yeni bir yola başvurularak Gazze'ye ulaşılmaya çalışılacağını belirten Yalçın, "Orada Mısır'ın bu işe nasıl engel olduğunu konuşmaya başladık. Şayet karayolu ile giriş mümkün değilse deniz yolu ile gidilmesi gerektiğini konuştuk. Hiç kimse yapılan sert müdahaleye rağmen geri dönmek istemedi. Otellere dönüldüğünde bile daha farklı nasıl bir yol izlenebileceğine dair istişareler yapıldı ve güzel bir dayanışma örneği sergilendi. Hatta yine Mısır makamlarıyla görüşmeler yapıldı. Daha değişik bazı eylemler için mesela izin istenildi. Bunun için epeyce çabalar sarf ediliyordu ve sarf edilecek. Bu direniş burada durmayacak. Değişik dinlerden ve dillerden kişiler bu eylemlerin devam etmesi gerektiğini ifade ediyordu. Belki bu yürüyüş bir yerde engellendi ama bu tamamen engellenmiş manasına gelmiyor. Gidenler gittikleri yerde daha etkili eylemleri ortaya koymak için çalışmaya başlayacaklarına inanıyorum." dedi.

"Sadece biz değil Tunus'tan gelen yüzbinler, milyonlar Mısır sınırında durduruldu"

Küresel Gazze Yürüyüşü'nün yapılacağı tarihe denk gelecek şekilde siyonist işgal rejiminin İran'a yönelik saldırı yapmasının manidar olduğunu hatırlatan Yalçın, "İsrailin İran'a düşmanlığı yen bir şey değildir. Geçen sene Cumhurbaşkanının suikasta uğraması, İsmail Heniyye'nin şehid edilmesi hep İran'ı zor durumda bırakmak içindi. İran her zaman namlunun ucundaydı. Ancak özellikle bu yürüyüş saldırıların başlamasında etkili oldu. Sadece biz değil Tunus'tan gelen yüzbinler, belki de milyonlar Mısır sınırında durduruldu. Saldırıların başlamasının zamanlama açısından mutlaka bir hesabı vardı. Çünkü bu giderek büyüyen bir meseledir ve artık Müslümanlar da gayrimüslimler de, vicdan sahipleri her insan da bunu kaldıramayacak duruma gelmiştir. Vahşet gittikçe büyüyor. 2 milyona yakın insan Gazze'de açlıkla tamamen topraklarından sürülmek isteniyor. Bu durumu gölgede bırakmak adına böylesi bir saldırıyı yapmış olabileceklerini düşünüyorum." diye konuştu.

"HAMAS yanlış yaptı! Demenin ötesinde bir cehalet, bir vicdansızlık düşünemiyorum"

Yaşanan bunca zulme ve daha önceki zulümlere bakılarak HAMAS'ın 7 Ekim Aksa Tufanı Harekâtı'nın kimileri tarafından doğru bulunmamasını da eleştiren Yalçın, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Bazı hakikatleri duyunca gerçekten insanlığımdan utanıyorum. Özellikle Müslüman kardeşlerimizin, ilim ehli olanların Aksa Tufanı'nı doğru bulmamasını anlamlandıramıyorum. Her şey göz önündeyken HAMAS'ın yapması gereken şey ne olabilir? Şehid Yahya Sinvar'ın dediği gibi iyi kurbanlar olmaları mı gerekir? İşgalciler istediği zaman istediği kişileri tutup öldürsün, evlerini yıksın, hapse atsın ama buna karşı hiçbir şey yapılmasın. İnsanlar demek ki böyle olsun istiyor. Bu kadar vurdumduymazlık olmaz. Bu kadar kör olunmaz. Nasıl bu kadar vicdansız olunabilir? Diye düşünüyor insan… Bu konuda öncelikle kendimi mesul görüyorum. Bu konuda tüm insanlığı, Müslüman kardeşlerimizi, ilim ehlini biraz fıkıh kitaplarına bakmaya davet ediyorum. Peygamber Efendimizin siret-i nebisine, Kur'an-ı Kerim'e bakalım. Hangi yerde zulme göz yummak var? Allah nerede yapılan zulme ilgisiz kalmamızı söylüyor?  Peygamber Efendimiz, bir münkeri gördüğümüzde direkt elimizle müdahale etmemizi, yapamıyorsak dilimizle, onu da yapamıyorsa kalben buğz etmemizi istiyor. Kur'an-ı Kerim bize Yahudi'nin en şedit düşman olduğunu söylüyorsa, gözümüzün önünde çocukları, kadınları, yaşlıları, yaralıları, hastaları vahşice katlederken HAMAS öylece seyretmeye devam mı edecekti. Buna rağmen hala HAMAS yanlış yaptı demenin ötesinde bir cehalet, bir vicdansızlık düşünemiyorum. Rabbim önce bize merhamet etsin ki o vicdandan bizi sahipsiz bırakmasın. Bizleri gerçek imandan mahrum bırakmasın. Bu şekilde düşünen kardeşlerimizi de bir an evvel basiret versin. İslam ümmetinin görüşünü birleştirsin." (İLKHA)

Guterres: israil ve İran arasındaki askeri tırmanıştan derin endişeliyim

Yolcu otobüsü ile tır çarpıştı: 3 yaralı

ABD Merkez Bsı politika faizini sabit tuttu

ABD 3. uçak gemisini Orta Doğu'ya gönderiyor

Malatya’da husumetliler arasında silahlı kavga: 1 yaralı

İran siyonistleri ilk defa Hürremşehr füzeleri ile vurdu

Ermenistan Başbakanı Paşinyan Türkiye'ye gelecek

İran'dan siyonist işgalcilere yeni füze dalgası

ABD'li albay "israil karşıtı" açıklamaları gerekçesiyle görevden alındı

Dışişleri Bakanlığından siyonist rejime tepki

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Iraklı mevkidaşı Hüseyin ile görüştü

Trabzon'da çay yüklü kamyonet devrildi: 9 yaralı

HÜDA PAR: Türkiye, İran ve Pakistan arasında stratejik bir pakt ve güç birliği kurulmalı

Freni patlayan kamyonet araca çarptıktan sonra evin bahçesine girdi: 4 yaralı

HÜDA PAR Milletvekili Dinç, Mısır dönüşü konuştu: Kudüs için malımız da kanımız da feda olsun!

Finans ve ekonomide yapay zekâ İstanbul'da tartışıldı

İran Atom Enerjisi Kurumu Başkanı: Nükleer tesislerin durumu iyi

İşgalciler, Bureyc kampını bombaladı: 10 şehit

Kütahya'da 3.6 büyüklüğünde deprem

Umman Körfezi'nde iki petrol tankeri çarpıştı

Benzin ve motorine zam

Aliyev, Türkiye'ye gelecek

Mardin’de soğan hasadı başladı: Çiftçi emeğinin karşılığını alamamaktan şikayetçi

Bingöl'de dağ keçisi çobanlara eşlik etti

Rusya: Ukrayna’da iki yerleşim birimini ele geçirdik

Adana'da park halindeki 2 araç yandı

Gazze'de işgalin bugünkü saldırılarında 47 kişi şehit oldu

Gaziantep'te av yasağına uymayan bir şahıs yakalandı

Şanlıurfa'da Barutçu Hanı’nda restorasyon çalışmaları başladı

Karlıova’da çatı katında yangın paniği

Yükleniyor