• BIST 100

    10929,77%0,54
  • DOLAR

    40,86% 0,01
  • EURO

    47,62% 0,01
  • GRAM ALTIN

    4380,00% 0,00
  • Ç. ALTIN

    7051,98% 0,00

Memur-Sen hükümetin toplu sözleşme teklifine karşı Ankara'da yürüyüş ve miting düzenledi

18 Ağustos 2025, Pazartesi 10:23
18 Ağustos 2025, Pazartesi 10:23
Memur-Sen hükümetin toplu sözleşme teklifine karşı Ankara
  • Dinle
  • A+
    Büyüt
  • A-
    Küçült

Memur-Sen, yetersiz bulduğu hükümetin toplu sözleşme teklifine karşı Ankara’da büyük bir yürüyüş ve miting düzenledi. Kamu çalışanları, adalet ve hakkaniyet talepleriyle Başkent sokaklarını doldurdu.

Türkiye’nin en büyük memur konfederasyonlarından Memur-Sen, 8. Dönem Kamu Toplu Sözleşmesi görüşmelerinde hükümetin sunduğu tekliflere tepki göstermek amacıyla Ankara’da on binlerce kamu görevlisinin katıldığı büyük bir yürüyüş ve miting gerçekleştirdi.

Memur-Sen Genel Merkezi önünden Anadolu Meydanı’na doğru yürüyen memurlar, “Adalet için, hakkımız için, emeğimiz için” sloganlarıyla taleplerini dile getirdi.

Miting, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı. Mitingde konuşma yapan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, hükümete seslenerek, emeklinin ve memurun haklarını gözeten adil bir teklif sunulması çağrısında bulundu.

Emekçinin sesi masada duyulmalı

Yalçın, "İşte emeğin örgütlü gücü, işte Memur-Sen. ‘Eti geçti, duydun mu, bıçak kemikte. Duymadınsa duy artık bıçak kemikte’ diyor şair. Emekli, yaşam mücadelesi veriyor, memur ayakta kalmaya çalışıyor ama memurun, emeklinin sesini duyan var mı? 26 gündür emekçinin, emeklinin sorunlarını çözmek, hakkını almak için mücadele veriyoruz. Israrla söyledik. Bir kez daha haykırıyoruz; sorunlarımızın çözüm yeri toplu sözleşme masasıdır. Üzülerek ifade ediyorum; masada sorunlarımız, tekliflerimiz var ama sorunlarımızı çözecek bir teklif yok. Ne geldi? 2026 için 10 6, 2027 için 4 4. Peki, 2 gün önce Merkez Bsı beklentiyi kaça güncelledi. Enflasyon; 2026’da 16, 2027’de ise 9 olacak diyor. Bu ne demek? Size enflasyon kadar zam vereceğim demek. Enflasyon kadar zam, zam değildir, zaten enflasyon hedefleri tutmuyor, açıklanan enflasyon da gerçekleri yansıtmıyor. Bu yüzden sunulan rakamları yetersiz bulduk, reddettik. Dedik ki, böyle teklif olmaz, bu teklifle pazarlık-mazarlık yapılmaz. Daha sonra taban aylığa bin lira zam önerdiler. Yöntem doğru ama rakam yanlış dedik. Bin lirayla, memur cebindeki hangi deliği kapatsın? O paraya market filesinin yarısı bile dolmaz. Bu ne Allah aşkına? Biz sadaka istemiyoruz. Biz emekliye, memura nefes aldıracak bir rakam bekliyoruz. Emekli bir kardeşimiz diyordu ki ‘Başkanım, kiraya yapılan zammı bize versinler, yeter.’ İroni, ama acı." dedi.

“Biz, refah payı istiyoruz çünkü geçmiş dönem kayıplarımız var”

 

Konuşmasının devamında Yalçın, "Biz, refah payı istiyoruz çünkü geçmiş dönem kayıplarımız var. Taban aylığa sembolik bir dokunuş değil adam gibi artış istiyoruz çünkü görev aylığı ile emekli aylığı arasındaki bağ koptu. Maaşlarımıza oransal zam istiyoruz, çünkü çalışanların alım gücü düştü, yoksulluk sınırının altına demir attı. Gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesini istiyoruz çünkü kaşıkla verilen zam kepçeyle geri alınıyor. Hükümet, bütün bunları sağlayacak adil bir teklifle gelsin; masada uzlaşı, sahada bayram olsun diyoruz. 26 gündür masa oyalanıyor, doğru düzgün teklif gelmiyor. Emeklinin mağduriyetine gözünü, memurun sesine kulağını kapatan kamu işverenine buradan soruyorum: Bu teklifi hazırlarken gerçekleri neden görmezden geliyorsunuz? Rakamları yazarken hak, emek, adalet hiç mi aklınıza gelmiyor? Adil ücreti hiç mi hesaba katmıyorsunuz? Kamuda bozulan ücret dengesine gözlerinizi nasıl kapatırsınız? Taban aylığa bin lira hangi kayıpları telafi edecek, hangi farkı kapatacak, Allah aşkına? Bakın, açıkça söylüyorum: Bu tekliflerin elle tutulur bir tarafı yok. Mantığı yok, matematiği yok. Refahı yok, doğru düzgün tabanı yok. Enflasyon gerçekliği, hayat pahalılığı yok. Tekliflerin hakkaniyetle, adaletle ilgisi alakası yok. Esasen teklifte memur yok, emekli hiç yok. Velhasıl, yok oğlu yok. Bu tekliflerde maliyenin sözde bütçe denkleştirmesi var ama emeklinin bir türlü denkleştiremediği bütçesi nerede? Hedef enflasyon var, gerçek enflasyon nerede? Sözüm ona bütçe disiplini var ama memurun bozulan bütçesini ne yapacağız? Tutmayan enflasyon hesabı var ama enflasyonun cebimizde açtığı kara delik nasıl kapanacak? Maliyenin gerekçelerini masaya koyanlar, memurun gerçeklerini unutuyorlar mı?" ifadelerine yer verdi.

“Alın terinin, emeğin hakkını vermezseniz toplumsal huzur kalmaz”

"Bu teklifte, emekliyi açlık, memuru yoksulluk sınırı altından çıkarma iradesi nerede?" diye soran Yalçın, konuşmasının devamında şunları aktardı: "Biz her zaman söylüyoruz artık dilimizde tüy bitti; alın terinin, emeğin hakkını vermezseniz toplumsal huzur kalmaz. Ücrette dengeyi sağlamazsanız iş barışı olmaz. Bunlar olmazsa elbette masada uzlaşma da olmaz. Şimdi buradan, sizlere soruyorum: Biz uzlaşmadan yanayız, çözümü masada arayanlarız. Fakat kamu işvereni önceki dönem hatasında ısrar ediyor, noterlik yapan hakemin ürettiği tahribatı görmezden geliyor. Bu masa önce bu tahribatı gidermeli. O yüzden teklif gerçekçi olsun, adil olsun diyoruz. Maliye piyasa gerçeklerini görmüyor. Masada kendince doğrularını dayatıyor. Enflasyon diyor. Enflasyon sadece sabit gelirliyi eziyor, doğrusu bu. Ekonomik kriz diyor. Kriz sadece sabit gelirliyi etkiliyor, doğrusu bu. Bütçe denkleştirmesi diyor. Memur ve emekli mutfak bütçesini denkleştiremiyor, doğrusu bu.

Sermayeye vergi indirimleri, vergi afları yapılırken, teşvikler dağıtılırken; memura gelince ‘sabret’ deniyor, gerçek bu. Memuru enflasyona ezdirmeyiz deniyor ama alım gücü düşüyor, kayıplar oluşuyor. Gerçek bu. Enflasyon hedefine göre teklif belirleniyor ama 2012’den beri hedefler hiç tutturulamamış. Gerçek bu. Mali disiplin gerekçesine sığınılıyor, birine verilen diğerinden esirgeniyor. Gerçek bu. Başka gerçekler de var;­ Önceki toplu sözleşmede 4688’in revizyonu için karar alındı, gereği yapılmadı.­ 1. dereceye 3600 vaat edildi, 5 ay kaldı, hala adım atılmadı. Toplu sözleşme kazanımları dahi tasarruf adı altında elimizden alınmaya çalışıldı. Seyyanen zam emeklilere de yansıtılacak denildi, yansıtılmadı. Verilen sözler tutulmayacaksa, sözleşme hükümleri uygulanmayacaksa bu masa niye toplanıyor, bu sözler niye veriliyor? Olacak şey mi? ‘Ben yaptım oldu’ mantığıyla iş mi yapılır?"

“Büyüyen Türkiye’nin öznesi olan memuru küçülterek mi bütçeyi büyüteceksiniz?”

Ekonomi yönetimine seslendiğini belirten Yalçın, "Enflasyonu memurun maaşını kısarak, haklı taleplerini bastırarak mı dizginleyeceksin? Ekonomideki istikrarsızlığın, yüksek enflasyonun faturasını memura keserek mi piyasaları düzelteceksiniz? Ekonomik istikrarı bizi mağdur ederek mi sağlayacaksınız? Büyüyen Türkiye’nin öznesi olan memuru küçülterek mi bütçeyi büyüteceksiniz?

Biz; Kira artışlarını bile karşılamayan, market filesini bile dolduramayan bu teklife hayır diyoruz. Memuru itibarsızlaştıran, bütçeye yük gören, piyasa gerçeklerine kör, alın terine hor bakan; haktan, hakkaniyetten uzak bu teklifi yok sayıyoruz. Kamu çalışanları arasındaki ücret dengesini, kamuda iş barışını bozacak bu dengesizliği asla kabul etmiyoruz. Teklif bu haliyle kamuda ücret adaletini, maaş dengesini bozar, çalışma barışını bitirir, okumayı, dirsek çürütmeyi değersizleştirir diyoruz. Bunu görmek gerek. Okuyan gençlerin gelecek umudunu söndürmeye, bu ülkeye çağ atlatacak birikimi ayağa düşürmeye kimsenin hakkı yok. Gelin bu yanlıştan bir an evvel dönün. Büro, eğitim, sağlık çalışanlarından yerel yönetim, basın ve iletişim çalışanlarına; kültür, bayındır ve ulaştırma çalışanlarından tarım, enerji ve Diyanet çalışanlarına, genel idare hizmetlerden yardımcı hizmetlere, mühendisinden teknik personele, şefinden mirine, akademisyeninden eğitimcisine, uzmanından şube müdürüne… Kısacası bütün kamu görevlilerini sorunları bu masada çözülmeyecekse nerede çözülecek?

Aile Yılı'na ilişkin somut adımlar bu masada atılmayacaksa, nerede atılacak? Emekli aylığı bu masada artmayacaksa nerede artırılacak? Bu masada kazandığımız, sonradan engellenen koruyucu giyim hakkımız bu masada çözülmeyecekse nerede çözülecek? Şu an orman yangını var, ciğerlerimiz yanıyor. Arkadaşlarımız gece-gündüz ateşe karşı mücadele veriyor. Şehit olan arkadaşlarımız var. Bunların sorunları bu masada çözülmeyecekte nerede çözülecek? Memurların sorunları var. Personel arasında skala bozukluğu, çalışanlar arasında ücret dengesizliği var. Bakın, eğer masada gerekli adım atılmazsa, 'Cumhurbaşkanımız 2023 yılında ortaya koyduğu kriter olan ‘En düşük memur maaşını en düşük kamu işçisi maaşından aşağı kalmayacak şekilde düzenleyeceğiz’ ifadesi ve ortaya koyduğu kriter önemli." diye konuştu.

“Türkiye Yüzyılı’na yakışacak bir teklifle gelin”

Çalışma barışının bozulmasının aynı işi yapanlar arasında dengesizlik oluşmasının, memur maaşının aşağıda kalmasının kabul edilemeyeceğini vurgulayan Yalçın, "Soruyorum; şimdi bu adalet mi? Maliye Bakanı, Çalışma Bakanı bu kriteri uygulamak için daha ne bekliyor. Bu taahhüdü niye görmezden geliyor? Adalet, hakkaniyet, sorumluluk bunu gerektirir. Okumaya, bilime verilen değer bu mu? Bu anlayışla bu ülkenin kalkınması mümkün mü? Okuyan, bilim ve teknoloji üreten, araştıran insanları bu ülkede tutmak mümkün olur mu? Amirin, altında çalışandan daha düşük maaş alması kabul edilebilir mi? Aynı iş yerinde aynı işi yapanlardan birinin günlük fazla mesaisi bin lirayken diğerinin bin 500 lira. Bu olacak iş mi? Memur arkadaşlar soruyor bana; ‘Başkanım, kamu işçisi bir mesai arkadaşımızdan daha düşük ücret almak için kaç yıl dirsek çürütmemiz gerek.’ Geçmişte bu tablo Türkiye’nin kanayan yarasıydı, Sayın Cumhurbaşkanımız bu durumu düzeltti. Eğer doğru adımlar atılmazsa eski Türkiye’deki çarpıklığa geri dönüleceği görülmüyor mu? Bunun düzeltileceği yer toplu sözleşme masası değil mi?

Biz bu çarpık tabloyu reddediyor: Memuru itibarsızlaştıran bu anlayışa hayır diyoruz. Biz bunları söylerken bazı kesimler sözlerimizi çarpıtıp manipüle ediyor. O yüzden bir şeyi buradan açıklamam lazım: Biz işçi kardeşlerimize verilen zammı asla çok görmüyoruz. Bilakis onların alın terinin hakkı olarak görüyoruz. Biz çalışma barışı bozuluyor derken işçiye verilen zammı değil, memurdan esirgenmesini kastediyoruz. İşçi de bizim, memur da bizim. Emeklisi de bizim asgari ücretlisi de bizim. Emeğin ayrısı gayrısı olmaz. Ama biz diyoruz ki herkes emeğinin karşılığını alsın çalışma barışı bozulmasın. Biz, gelirde adalet ücrette denge istiyoruz. İnsan onuruna yaraşır, alın terine yakışır bir ücret istiyoruz. Biz; emeklimiz de çalışanımız da evlad-ı iyale mahcup olmasın, başı önde dolaşmasın istiyoruz. Biz, emeğimizin hakkını istiyor, hakkımızdan gayrısını istemiyoruz?

Bunun için bugün tüm Türkiye’de iş bıraktık. Tepkimizi göstermek için meydanlara koştuk. Günlerdir ayaktayız, isyandayız. Hak istiyoruz, adalet istiyoruz. Yeter artık diyoruz.­ Gerekçeleri bırakın, gerçeklere gelin diyoruz. Bakın, buradan açık ve net bir dille söylüyorum: Kimse bu haksızlığı görmezden gelmemizi beklemesin. Hakkımızı alana kadar mücadele etmekte kararlıyız. Sesimizi yükseltmeyi sürdüreceğiz. Bu arada, sendikal hakkımızı engellemeye çalışan, eylem kırıcılığı yapan, üyelerimizi tehdit eden açıkça suç işleyen yöneticilere sesleniyorum; İşgüzarlığın alemi yok! Sabrımızı taşırmayın. Kimse memurlarımızı tehdit edemez! Biz çözümden yanayız. Maliye Bakanına, Çalışma Bakanına buradan tekrar sesleniyorum: Zaman daraldı, imza için 1 günümüz kaldı. Gelin şu meydanın sesine kulak verin. Türkiye büyürken, alım gücümüzü küçülten bu yetersiz teklif yerine; ücrette dengeyi, gelirde adaleti sağlayacak, emekliyi dardan, memuru darboğazdan kurtaracak, çalışanla emekli arasındaki uçurumunu kapatacak, refah payı, taban aylığa zamla alım gücümüzü yükseltecek, adaleti, hakkaniyeti sağlayacak; 'Türkiye Yüzyılı'na yakışacak bir teklifle gelin, hak yerini bulsun, memur ve emekli bayram etsin. Emeğimiz, ekmeğimiz, geleceğimiz için yaşasın hak, emek, adalet diyorum." dedi.

Açıklamanın ardından Memur Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ali Yalçın ve konfederasyona bağlı sendika başkanları, Hazine ve Maliye Bakanlığına yürüdü. (İLKHA)

Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney tutuklandı

BM: Gazze'de durum felaketin ötesinde, açlık kaynaklı ölümler devam ediyor

Gana'da 998 mahkuma af kararı

Muğla açıklarında 38 düzensiz göçmen yakalandı

Myanmar'da seçim kararı

Trump, Zelenskiy ve AB liderleri Beyaz Saray’da bir araya geldi

Adana'da feci kaza: 5 ölü

İzmir açıklarında göçmen faciası: 4 ölü

Memur-Sen hükümetin toplu sözleşme teklifine karşı Ankara'da yürüyüş ve miting düzenledi

Beyaz Saray'da Trump ile Zelenski bir araya geldi

Zelenskiy: Rusya'ya toprak bırakmamız imkansız

Washington'da gözaltılar artıyor

Malatya'da "torbacı" operasyonu: 7 tutuklama

Nijerya'da yolcu teknesi alabora oldu: 40 kayıp

Memur-Sen'den hükümetin zam teklifine yanıt

Dava adamı merhum Fesih Güler Hoca kabri başında yad edildi

HAMAS, Gazze'de ateşkes önerisine yanıtını aracılara iletti

Memurlar için son zam teklifi belli oldu

Malatya Valisi Yavuz: Bir alan dışında yangın kontrol altında alındı

Malatya'da yol yapım çalışması esnasında göçük: İş makinası toprak altında kaldı

Siyonist işgalcilerin saldırılarında Gazze'de can kaybı 62 bini aştı

Erken kanser teşhisi hayat kurtarıyor: Mobil kanser taramaları Türkiye geneline yayılıyor

Şantiye işçileri arasında taşlı sopalı kavga: 5 yaralı

Gazze'de su kesintileri ve insani kriz derinleşiyor

Bolivya'da devlet başkanlığı seçimi ikinci tura kaldı

Büyükşehir Belediye Başkanı Er: Yaklaşık 100 hektarlık alan yangından etkilendi

Şanlıurfalı vatandaşlar: Gazze’deki saldırılar İslam dünyasını topyekûn yok etme planının bir parçasıdır

Şanlıurfa’da trafik kazası: 2 ölü, 3 yaralı

Ekvador'da silahlı saldırı: 7 ölü

Recebanlılar Derneğinden Emniyet Müdürü Kaba’ya Ziyaret

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

ŞEHİR HABERLERİ


Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney tutuklandı

BM: Gazze'de durum felaketin ötesinde, açlık kaynaklı ölümler devam ediyor

Gana'da 998 mahkuma af kararı

Muğla açıklarında 38 düzensiz göçmen yakalandı

Myanmar'da seçim kararı

Trump, Zelenskiy ve AB liderleri Beyaz Saray’da bir araya geldi

Adana'da feci kaza: 5 ölü