Dünyanın en büyük nakliye şirketlerinden biri olan Danimarka merkezli Maersk'in, siyonist rejimin Gazze'de yürüttüğü soykırımda kritik bir rol oynadığı ortaya çıktı.
Filistinli gençlik hareketleri tarafından hazırlanan ve Al Jazeera'nin haberine dayanan kapsamlı rapora göre, Maersk yalnızca bir taşıma firması değil; aynı zamanda siyonist savaş makinesinin işleyişinde doğrudan görev alan bir aktör.
Rapora göre Maersk, 2019 ile 2024 yılları arasında, siyonist rejimin hava saldırılarında yoğun olarak kullandığı F-35 savaş uçaklarına ait 310 adet kanat setinin taşınmasını üstlendi. Bu sayı, dünya genelinde aynı dönemde teslim edilen F-35'lerin yarısından fazlasını donatmaya yetecek düzeyde. Sevkiyatlar arasında uçak gövdeleri, elektronik sistemler, bataryalar, mühimmat yükleme araçları ve savaş ekipmanları yer alıyor.
Maersk'in taşıdığı ekipmanların önemli bir kısmı, siyonist rejime özel olarak geliştirilen "F-35I Adir" modeline ait. Bu uçaklar, Gazze'ye yönelik hava saldırılarında sivil yerleşim alanlarını hedef alırken kullanılıyor ve binlerce çocuğun ve kadının ölümüne neden olan bombaları taşıyor.
Raporda, Maersk'in yalnızca parçaları taşımakla kalmadığı; aynı zamanda F-35 üretim zincirinin tüm aşamalarında aktif rol üstlendiği belirtiliyor. ABD merkezli Lockheed Martin ve Northrop Grumman tesislerine yapılan sevkiyatların yanı sıra, İtalya, Hollanda, Norveç, Fransa, Kanada, Türkiye ve Birleşik Krallık gibi ülkelerden tedarik edilen parçaların da siyonist rejime ulaştırılmasında Maersk'in imzası bulunuyor. Bu sevkiyatlar, kimi zaman ilgili ülkelerin ihracat yasalarının da ihlali anlamına geliyor.
Şirketin ayrıca, siyonist rejimin önde gelen askeri üreticileri arasında yer alan Elbit Systems ve IAI (Israel Aerospace Industries) için de taşıma yaptığı; bomba yükleme sistemleri, elektronik harp cihazları ve uçak bakım ekipmanlarını doğrudan işgal rejimindeki askeri üs ve fabrikalara ulaştırdığı vurgulanıyor.
Maersk yetkilileri, F-35 parçalarının taşındığını kabul etmekle birlikte, bu sevkiyatların "israil Savunma Bakanlığı'na değil, diğer aktörlere yapıldığını" iddia ediyor. Ancak eldeki belgeler, bu savunmayı çürütecek somut kanıtlar sunuyor. Sevkiyatların doğrudan siyonist rejim hava üslerine ve askeri üretim merkezlerine yapıldığı açıkça belgelenmiş durumda.
Raporda şu ifadelere yer veriliyor:
"Bu tedarik zinciri olmazsa, siyonist rejimin Gazze'deki hava saldırılarında kullandığı F-35 uçakları işlevsiz kalır. Bombaları taşıyamaz, yakıt alamaz, uçuş kontrol sistemlerini çalıştıramaz. Maersk, bu sistemin omurgasıdır."
Filistinli gençlik hareketi, bu ifşaların ardından hükümetlere, insan hakları örgütlerine ve sivil toplum kuruluşlarına çağrıda bulunarak, savaş suçlarına ortaklık eden şirketlerin hesap vermesi gerektiğini vurguladı. Savaşın değil, hayatın lojistiğini yapması gereken firmaların, çocuk katliamına ortak edilmesinin kabul edilemez olduğu belirtildi.
Siyonist rejim, 7 Ekim 2023'ten bu yana ABD'nin tam desteğiyle Gazze'de insanlık suçu işlemeye devam ediyor. Bugüne dek 175 binden fazla Filistinli ya şehit oldu ya da yaralandı, 11 binden fazlası kayıp ve yüz binlerce kişi evsiz kaldı. (İLKHA)