Psikolojik Danışman Akgül: Tatil, sadece dinlenmeden ibaret olmamalı

Psikolojik Danışman Akgül: Tatil, sadece dinlenmeden ibaret olmamalı
  • Dinle
  • A+
    Büyüt
  • A-
    Küçült
EĞİTİM 17.06.2025 14:22:27 0

2024-2025 eğitim-öğretim yılının sona erme sürecine girilmesiyle, Psikolojik Danışman Safiye Akgül, yaz tatilinde yapılması gerekenler ve ebeveynlere düşen görevler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Okulların kapanmasına sayılı günler kala, milyonlarca öğrenci yaz tatiline girmeye hazırlanıyor.

Tatil sürecinde öğrencilerin yapması gerekenler ve bu minvalde ebeveynlere düşen görevler hakkında Psikolojik Danışman Safiye Akgül, İLKHA mikrofonuna önemli değerlendirmelerde bulundu.

Tatilin sadece dinlenmekten ibaret olmadığını belirten Akgül, çocuğun kendini yeniden keşfettiği, aile bağlarının güçlendiği, hayal gücünün beslendiği ve gelişimin doğal akışında sürdüğü bir zaman dilimi olduğunu kaydetti.

“Tatili boşluk olarak değil, aktif dinlenme ve gelişim alanı olarak görmek gerekir”

Akgül "Malum olduğu üzere okullar kapanma sürecine giriyor. Tatil dönemi, yıl boyunca maruz kalınan akademik baskı, ödevler, sınavlar ve sosyal sorumluluklardan uzaklaşmak için önemli bir mola sunar. Ancak bu molayı yalnızca pasif bir dinlenme biçimi olarak algılamak, hem çocukların gelişimi hem de tatilin verimi açısından eksik kalır. Çocuklar tatili, kendi ilgi ve meraklarını keşfedecekleri, daha önce deneyimlemedikleri yeni etkinliklerle kendilerini geliştirecekleri bir alan olarak değerlendirmelidir. Bu süreçte bazı çocuklar sanata yönelir, bazıları spora, bazıları ise doğayla vakit geçirmeye. Kimi çocuk ise basitçe ‘Sıkılmak’ isteyebilir ve bu bile sağlıklı bir gelişim belirtisidir. Çünkü çocuklar sıkıldıklarında üretkenliğe yönelirler. Yetişkinlerin görevi bu süreçte çocuklara imkân sunmak, yönlendirmek ve destek olmaktır. Tatili sadece boşluk olarak değil, ‘Aktif dinlenme ve gelişim alanı’ olarak görmek gerekir. Örneğin, bilim deneyleri yapmak, mutfakta ailece yemek pişirmek, hikaye yazmak, resim yapmak, doğa yürüyüşlerine çıkmak, akran ilişkilerini güçlendirecek oyunlar organize etmek, çocukların hem kişisel gelişimlerini hem de sosyal becerilerini artıracaktır.” şeklinde konuştu.

Tatilin sadece dinlenmekten ibaret olmadığını belirten Akgül “Tatil, kesinlikle sadece dinlenmekten ibaret değildir. Dinlenmek elbette tatilin önemli bir parçasıdır. Ancak dinlenme sadece fiziksel yorgunluktan kurtulmak anlamına gelmez. Aynı zamanda zihinsel ve ruhsal yenilenmeyi de içerir. Bu nedenle tatil, pasif bir boşluk süreci değil; esnek ve özgür bir zaman dilimidir. Yani çocuğun enerjisini sadece uyuyarak veya dijital ekran karşısında geçirerek tükettiği bir dönem olmamalıdır. Aksine, çocuk bu dönemde kendi kapasitesini keşfederek içsel motivasyonunu güçlendirmeli, karar alma ve uygulama becerilerini geliştirmelidir. Aktif dinlenme kavramını burada vurgulamak gerekir. Çocuk örneğin kitap okuyarak zihnini besleyebilir, doğa yürüyüşüne çıkarak bedenini rahatlatabilir, arkadaşlarıyla birlikte projeler geliştirerek sosyal becerilerini güçlendirebilir. Tüm bunlar aslında ‘Dinlenmenin’ başka biçimleridir. Özellikle okul çağındaki çocuklarda, yıl boyunca bastırılmış olan ‘Ben kimim, ne yapmak istiyorum’ gibi temel sorulara tatilde daha çok yer açmak gerekir. Çünkü akademik sistem bu sorulara pek alan bırakmaz. Tatilde çocuk kendiyle baş başa kalır ve gerçek ilgi alanlarını keşfetmeye başlar. İşte bu yüzden tatil sadece dinlenmek değil, aynı zamanda içsel yolculuk ve kişisel gelişim sürecidir.” ifadelerini kaydetti.

“Tatilde her gün belirli bir zaman kitap okumaya ayrılmalı”

Akgül, tatilde kitap okumanın önemine değinerek “Kitap okumak yalnızca bir akademik başarı aracı değildir. Aksine; çocukların ruhsal dünyasına açılan bir kapıdır. Tatilde düzenli kitap okumak çocuğun hayal gücünü geliştirir, kelime dağarcığını artırır, kendini ifade etme yeteneğini güçlendirir, dikkatini toplamasına yardımcı olur ve başkalarının duygularını anlamasını sağlar. Ayrıca kitaplar çocuklara alternatif dünyalar sunar. Örneğin; doğayla ilgili kitaplar okuyan bir çocuk, yaz sonunda kendi küçük bahçesini oluşturmak isteyebilir. Ya da tarihi hikayelerle ilgilenen bir çocuk, ailesiyle birlikte müze gezileri planlayabilir. İşte bu noktada kitap okumak sadece bir etkinlik değil, bir yaşam biçimine dönüşür. Tatilde her gün belirli bir zaman kitap okumaya ayrılmalı. Bu sürecin zorlayıcı değil, keyifli bir hale gelmesi çok önemli. Sessiz, rahat bir okuma köşesi oluşturmak, ailece aynı anda kitap okuma saati yapmak, okuduğu kitap hakkında sohbet etmek, kitap karakteriyle ilgili bir resim çizmesini istemek gibi yöntemler çocukların kitapla olan bağını güçlendirir. Burada ebeveynlere de büyük bir görev düşüyor: Kitap okuma alışkanlığı evde başlar. Eğer çocuk annesini ya da babasını hiç kitap okurken görmüyorsa, kitap okumayı bir görev gibi algılayabilir. Oysa ebeveynin elinde kitap görmek, onun için en güçlü teşviktir.” şeklinde aktardı.

“Ekran bağımlılığı çocuğun gerçek hayattan uzaklaşmasına neden olur”

Tatil sürecinde çocukların özellikle ekran bağımlılığı tehdidiyle karşı karşıya kaldıklarına dikkat çeken Akgül “Ekran bağımlılığı günümüz çocukları için en büyük tehlikelerden biri haline geldi. Özellikle yaz tatilinde serbest kalan çocuklar, saatlerini telefon, tablet, bilgisayar ya da televizyon başında geçirebiliyor. Bu da fiziksel, zihinsel ve ruhsal pek çok olumsuzluğu beraberinde getiriyor. Ekran bağımlılığı; dikkat dağınıklığı, uykusuzluk ve gece geç saatlere kadar uyanık kalma, sosyal ilişkilerde zayıflama, dürtü kontrol problemleri, aile içi çatışmalar, hareketsiz yaşam nedeniyle kilo artışı, duygusal tepkilerde aşırı hassasiyet gibi sorunlara yol açıyor. Ayrıca ekran bağımlılığı çocuğun gerçek hayattan uzaklaşmasına, anlık tatmin duygusuna bağımlı hale gelmesine neden oluyor. Bu da öğrenme, sabır, derin düşünme gibi becerilerin körelmesine yol açıyor.” şeklinde ifade etti.

Çocukları ekran bağımlılığından uzak tutmak için yapılması gerekenleri aktaran Akgül “Ekran, öncelikle ekran kullanımı tamamen yasaklanmamalı ama sağlıklı sınırlamalar getirilmelidir. ‘Ne kadar süre?’ sorusundan önce ‘Ne izliyor, ne oynuyor?’ sorusu ara ara sorulmalıdır. Ekran süresi planlı hale getirilmeli ve alternatif etkinliklerle desteklenmelidir. Ailece ekran yerine başka etkinlikler koymak; yemek yapmak, masa oyunları oynamak etkili olabilir. Kumla oynamak, çamura basmak, koşmak, biriktirmek, saklambaç oynamak gibi ekran dışında ‘Gerçek oyunlar’ teşvik edilmelidir. Bunlar çocukların gerçek dünyaya bağlanmalarını sağlar.” dedi.

“Aile, çocuğuna rol model olmalıdır”

Akgül, tatil sürecinde ebeveynlere düşen görevler hakkında da değinerek “Ebeveyn olmak sadece fiziksel ihtiyaçları karşılamakla sınırlı değildir. Çocuğun duygusal, sosyal ve zihinsel gelişimini de desteklemek ebeveynin temel görevlerindendir. Yaz tatili, bu görevleri yerine getirmek için büyük bir fırsattır. Ortak program hazırlamak, çocuğun tatil planı, sadece ebeveynin çizdiği bir liste olmamalıdır. Çocuğa fikir hakkı tanınmalı, birlikte bir program hazırlanmalıdır. Bu hem çocuğun motivasyonunu artırır hem de sorumluluk duygusunu geliştirir. Rehberlik etmek, ebeveyn, çocuğa ‘Şunu yap’ diyen değil, ‘Ne yapmak istersin?’ diye soran kişi olmalıdır. Sürekli yönlendirme yerine, fırsat sunma anlayışı daha sağlıklıdır. Kaliteli zaman geçirmek. Gün içinde kısa ama kaliteli zamanlar yaratmak, uzun ama ilgisiz saatlerden çok daha değerlidir. Birlikte kahvaltı yapmak, kitap okumak, yürüyüşe çıkmak, yemek yapmak gibi günlük aktiviteler bağları güçlendirir. Model olmak. Çocuk gördüğünü yapar. Eğer ebeveyn sürekli telefonla ilgileniyorsa, çocuktan kitap okumasını beklemek gerçekçi değildir.” ifadelerine yer verdi.

Akgül, ifadelerini şöyle sürdürdü “Ebeveynin davranışları, çocuğun aynasıdır. Güvenli alan sunmak. Tatil; çocuğun duygularını paylaşabileceği, kendini ifade edebileceği ve hata yapmasına izin verilen bir ortam yaratmalıdır. Hata yapmak öğrenmenin doğal bir parçasıdır. Bu anlayışı kazandırmak, çocuğun özgüvenini artırır. Bununla birlikte destekleyici ama baskısız olmak. Çocuğun gelişimini desteklemek önemlidir ama bunu baskı kurarak yapmak ters tepebilir. ‘Tatili boş geçirme’, ‘Her gün kitap oku’ gibi emir cümleleri yerine, birlikte karar almak, oyunlaştırmak daha etkili olacaktır. Tatil, çocuğun sadece dinlendiği değil, kendini yeniden keşfettiği, aile bağlarının güçlendiği, hayal gücünün beslendiği ve gelişimin doğal akışında sürdüğü bir zaman dilimi olmalıdır. Ebeveynin rehberliğiyle çocuklar bu dönemi unutulmaz ve faydalı bir sürece dönüştürebilir.” (İLKHA)

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri işgalin İran'a saldırılarını görüştü

İran: Şu ana kadarki operasyonlarımız caydırıcıydı; cezalandırıcı operasyonlarımız çok yakında!

Malatya'da aracın çarptığı bisikletli çocuk hayatını kaybetti

Kamyonun çarptığı yaya ağır yaralandı

Malatya Büyükşehir Meclisi haziran ayı toplantıları sona erdi

İran'dan yeni füze fırlatıldı: Sirenler çaldı!

Bat Yam'da 88 bina İran füzeleriyle hasar gördü

İran Ordusu: 28 düşman hava aracı düşürüldü, işgale ait Hermes casus İHA’sı imha edildi

Rekabet Kurumu’ndan gıda laboratuvarlarına ceza

Gazze'deki direniş, ortak operasyonlarla işgalcileri öldürüp yaralıyor

Elektrik ve su sorunu küçükbaş hayvan üreticilerini bezdirdi

Genetik testler otizmi net göstermez, riski ortaya koyar!

Devrim Muhafızları: Operasyonlar siyonist rejim yıkılana kadar sürecek

Bakan Şimşek'ten cari açık mesajı

Nijeryalı Eğitimci İdriss: Eğer bu kadar insanın ölmesi sizi bir araya getiremiyorsa, diyecek söz yok

Vali Yavuz: Bağımlılık, yalnızca bedenleri değil, zihinleri ve iradeyi de esir almaktadır!

İran medyası: Tahran'ın füze harekatında siyonist istihbarat subayları öldü

Siyonist Katz: ABD, savunmamızda bize destek veriyor, bugün Tahran’a saldırılar düzenleyeceğiz

HÜDA PAR'dan valiliğe çağrı: Siyonist katilin İstanbul'umuzda konser vermesi büyük bir züldür

Şanlıurfa'da kamyonet şarampole devrildi: 1 kişi yaralandı

DMM, “Bakanlık koruması altındaki 5 çocuk intihara kalkıştı” iddialarını yalanladı

Türkiye’nin orman alanı 23,4 milyon hektara yükseldi

Ceyhan Belediyesi’nde başkanlık koltuğu yine Aydar ailesine geçti

Şanlıurfa’da tarla yangını: 100 dönüm buğday kül oldu

Gazze Şeridi'nde şehit sayısı 55 bin 493'e ulaştı

Kaçak yapılaşmaya geçit yok!

Pakistanlı Dr. Şevket Javaz: Birlik olmadan Filistin’in kurtuluşu mümkün değil

Evde çıkan yangında mutfak küle döndü

Küresel Gazze Yürüyüşü'ne katılan Elibüyük, Mısır'da yaşadıklarını anlattı

Emekli öğretmen hüsn-i hat sanatıyla hayatını baştan yazdı

Yükleniyor