• BIST 100

    14200,54%-0,68
  • DOLAR

    42,69% 0,01
  • EURO

    50,16% 0,04
  • GRAM ALTIN

    5922,12% 0,22
  • Ç. ALTIN

    9522,21% 0,00

Sabra ve Şatilla katliamları unutulmadı

16 Eylül 2024, Pazartesi 10:08
16 Eylül 2024, Pazartesi 10:08
Sabra ve Şatilla katliamları unutulmadı
  • Dinle
  • A+
    Büyüt
  • A-
    Küçült

​Hıristiyan Falanjist milislerin, siyonist işgalci rejimin gözetiminde, Lübnan'ın başkenti Beyrut'taki Filistin mülteci kamplarına düzenlediği ve 3 bini aşkın insanın katledildiği Sabra ve Şatilla katliamlarının üzerinden 42 yıl geçti.

Tarihi kanlı sayfalarla dolu olan siyonist işgal rejimi, Filistinlilere yönelik direkt ve dolaylı olarak sayısız katliamlara imza attı.

Hafızalardaki yerine koruyan bu katliamlardan biri de 16 Eylül 1982'de başlayan ve 3 gün süren Sabra ve Şatilla katliamlarıydı.

42 yıl önce aşırı sağcı Hıristiyan Falanjist milisler, Lübnan'ın başkenti Beyrut'un güneyinde bulunan Sabra ve Şatilla Filistin mülteci kamplarına siyonist işgal rejiminin himayesinde saldırdı.

Menfur saldırılarda aralarında savunmasız kadın, çocuk ve yaşlıların da bulunduğu 3 binden fazla Müslüman şehid edildi.

Müslümanlar, öyle vahşi bir şekilde katledilmişti ki çoğunun cesetleri tanınmaz hale gelmişti.

İşgalci siyonistler katliama göz yumdu

Sabra ve Şatilla kampları, "uluslararası sözleşme ile koruma altına alınmış" olmasına rağmen Ariel Şaron komutasındaki işgalci siyonist ordu, kampları kuşatma altına alarak Filistinlilerin kaçmalarına engel oldu. Daha sonra ise Falanjist milisler tarafından kamp sakinlerinin katledilmesine göz yumdu.

Katliamın ilk gününde dönemin siyonist Genelkurmay Başkanı Rafael Eytan, Falanjistlerin temsilcileriyle buluşmuş ve onlara "Devam edin, yarın sabah saat 05.00'e kadar size süre" şeklindeki emir vermişti. Bu ifadeler katliamda işgalci siyonist rejimin açık ve büyük bir sorumluğunun olduğunu ortaya koymaya yetiyordu.

Ateşkes hiçe sayıldı

Halbuki Filistin Kurtuluş örgütünün 18 Ağustos'ta kabul edilen ateşkes çerçevesinde Beyrut'taki kamplarda yaşayan Filistinli sivillerin güvenliğine dair işgal rejimi ve ABD'den teminat alınmıştı.

Katliamın en büyük tanıklarında biri de Gazeteci Robert Fisk'ti. Fisk, The Independent gazetesinde yazısında dehşet manzaralarını şöyle anlatıyordu:

"18 Eylül 1982'de Sabra ve Şatilla kampında bulunanlar için Şaron, ardında şişmiş cesetler, tecavüz edilmiş, işkenceye uğramış ve sonra da katledilmiş kadınlar ve bebekler bırakan bir kasaptır. Olaydan 18 yıl sonra bugün bu caddelerde dolaşırken katliam manzaraları hala gözlerimin önünden gitmiş değil.

Biraz ötede Sabra Camisi'ne giden yolda 90 yaşında, beyaz sakallı ve pijamalarıyla Nuri Bey'i görüyorum. Ölü bedeninin yanı başında yün başlığı ve bastonu duruyor. İlerideki dar sokakta yemek tencerelerinin yanında yatan iki kadın cesedi var… Cesedin birkaç metre ötesinde çürüdüğü için bedenleri morarmış, bir çöp gibi oraya fırlatılmış bebekler..."

Beyrut kasabı Şaron

Katliamın ardından dünya kamuoyunda büyük tepkiler gelmeye başladı. Tepkilerin dozunu düşürmek isteyen işgal rejimi, katliamı araştırmak üzere göstermelik bir komisyon kurmak zorunda kaldı. Komisyon Şubat 1983'te yayımladığı raporda, Falanjist milislerin lideri Eli Hubeyka'yı doğrudan, Ariel Şaron'u ise bireysel olarak sorumlu tuttu.

Ariel Şaron, katliamdan sorumlu olarak daha sonra "Beyrut kasabı" olarak anılmaya başlanmış ve savunma bakanlığından istifa etmek zorunda kalmıştı. Ancak işgal rejimi Şaron'u, hükümetin bir parçası olarak öne çıkardı, 2001 yılında ise rejimin başbakanlığı görevine getirdi.

Aradan geçen 42 yıla rağmen katliam cezasız bırakıldı

Katliamın mağdurları her ne kadar, 2001 yılında Belçika'da Şaron aleyhine insanlık suçu işlediği gerekçesiyle dava açsa da emperyalist ABD ve işgal rejimin baskı ve tehditleri, Belçika'yı bu davanın açılmasına olanak veren yasayı değiştirmek zorunda bırakmıştı. Nitekim dava 2002'de düşürüldü.

Dava düşmeden önce katliamın başaktörü Falanjist Lübnan Güçleri'nin önde gelen isimlerinden Eli Hubeyka, Şaron aleyhinde şahitlik yapacağını ilan etmiş, ardından birkaç gün sonra Beyrut'ta aracına konulan bombanın patlamasıyla öldürülmüştü.

Birleşmiş Milletler 16 Aralık 1982'deki katliamı kınamış ve "bunun bir soykırım olduğunu" ilan etmişti ancak aradan geçen 42 yıla rağmen halen hiçbir yargılama ve ceza işlemi gerçekleşmedi. (İLKHA) 

FETÖ'ye yönelik 42 ilde operasyon: 160 şüpheli yakalandı

Ülke genelinde bugün yağış beklenmiyor

MIT'te görevli nükleer bilim insanı öldürüldü

Meşişi: Tunus tek adam yönetimiyle çöküşe sürüklendi

Trump, Maduro yönetimini "yabancı terör örgütü" ilan etti

Yüzyılın Konut Projesi başvurularında son günler

Bitlis'te eğitime kar engeli

Hatay'da 4 büyüklüğünde deprem

Kocaeli’de 20 yıl hapis cezası bulunan şahıs yakalandı

Yem ve gıda işletmelerine yönelik denetimler sürüyor

ABD'den Japonya'ya askeri ekipman satışı

Balıkesir'de 3,5 büyüklüğünde deprem

İşgal zindanlarında Filistinli esir sayısı artıyor

Mersin'de aylardır devam eden yol ve köprü çalışmalarının tamamlanamaması tepkilere yol açıyor

DMM’den “Türkiye’ye BioNTech aşıları gelmedi” iddialarına yalanlama

Bakan Göktaş: Bir çocuğun hayatına umut olan binlerce hayırseverimiz var

HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı Emiroğlu, İçmeler Mahallesi sakinleriyle buluştu

Girit Adası açıklarında göçmen botu battı: 14 ölü

Rusya, Harkov'da bir bölgeyi daha ele geçirdi

Kastamonu’da ruhsatsız silah ele geçirildi, aranan 32 kişi yakalandı

Rusya: Ukrayna'ya NATO askerlerinin konuşlandırılmasına asla onay vermeyiz

Nijerya'da düzenlenen saldırıda 5 asker hayatını kaybetti

Bolivya'da sel felaketi: 20 ölü, 24 kayıp

Avrupa Birliği benzinli ve dizel otomobil yasağını hafifletmeye hazırlanıyor

Tayland-Kamboçya çatışmasında 700 binden fazla kişi tahliye edildi

Antalya’da trafik denetimlerinde 11 bin 553 sürücüye ceza kesildi

HAMAS: Netanyahu'nun Mescid-i Aksa'da Burak Duvarı'nda Yahudi ritüelleri yapması kabul edilemez

Başkan Er: Kent merkezindeki iş yerleri şehrin dışına çıkarılacak ve şehir daha yaşanabilir bir hale gelecek

Iğdır’da uyuşturucu operasyonu: 15 gözaltı

Filistin Âlimler Birliği Başkanı Tekruri'den İTTİHADUL ULEMA İstanbul temsilciliğine ziyaret

Yükleniyor

Haberi Sesli Oku

ŞEHİR HABERLERİ


FETÖ'ye yönelik 42 ilde operasyon: 160 şüpheli yakalandı

Ülke genelinde bugün yağış beklenmiyor

MIT'te görevli nükleer bilim insanı öldürüldü

Meşişi: Tunus tek adam yönetimiyle çöküşe sürüklendi

Trump, Maduro yönetimini "yabancı terör örgütü" ilan etti

Yüzyılın Konut Projesi başvurularında son günler

Bitlis'te eğitime kar engeli