İran ile siyonist rejim arasında 11 gündür süren savaşta gelişmeler çarpıcı bir dönüm noktasına ulaştı. Siyonist rejim sözde Başbakanı Binyamin Netanyahu, rejimin saldırıları "gerektiğinden fazla sürdürmeyeceğini" belirterek, dolaylı biçimde çatışmaları sonlandırma niyetini dile getirdi.
Aynı saatlerde BM Güvenlik Konseyi'nde gerçekleşen oturumda gerilim tırmandı. İran'ın BM Daimî Temsilcisi, ABD'yi doğrudan savaşa müdahil olmakla suçlayarak, şu ifadeleri kullandı:
"Beş hastane hedef alındı, yüzlerce sivil şehit oldu, binlercesi yaralandı. ABD'nin rolüne dair deliller her geçen gün artıyor. Nükleer tesislerimize saldırılar karşısında Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı sessiz kalamaz."
Ayrıca İran temsilcisi, nükleer silahların yayılmasını önleme sisteminin çökmesi halinde BM Güvenlik Konseyi'nin de sorumluluk taşıyacağını söyledi.
İran İslam Cumhuriyeti Rehberi Ayetullah Ali Hamenei ise saldırılara yönelik açıklamasında "Siyonist düşman büyük bir hata yaptı, cezalandırılması gerekiyor ve bu ceza veriliyor" dedi.
İran'ın başkenti Tahran ve Şiraz kentinde gece boyunca geniş çaplı hava savunma sistemleri aktif hale getirildi. İran resmi ajansları, hava sahasında düşman hedefleriyle çatışmalar yaşandığını ve bazı saldırıların püskürtüldüğünü bildirdi.
İran resmi haber ajansı İRNA, 21. füze dalgasının henüz başlatılmadığını ancak hazırlıkların tamamlandığını aktardı. Bu sırada Yemen kaynaklı füze saldırılarının siyonist rejim işgali altındaki topraklarda hedeflere isabet ettiği bildirildi.
BM oturumunda konuşan Rusya'nın BM Temsilcisi, siyonist rejimin eylemlerinin başka ülkeleri de çatışmaya çekme riski taşıdığını söyledi.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi, Moskova'da yaptığı açıklamada, "Rusya ile daha ciddi ve yoğun müzakerelere giriyoruz. Mevcut bölgesel şartlar, daha yakın iş birliğini gerekli kılıyor" dedi.
11. gününde İran, kararlı direnişini sürdürürken; siyonist rejimin savaşta geri adım atmaya mecbur kaldığı sinyalleri artıyor. Bölgesel bir savaşa dönüşme riski taşıyan bu süreçte, İran'ın meşru müdafaa hakkını kararlılıkla savunduğu görülüyor. (İLKHA)