9404,89%1,12
39,84% 0,32
46,74% 0,42
4197,30% -1,37
6738,60% -1,07
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu bir dizi temaslarda bulunmak üzere geldiği Kayseri'de partisinin üye ve gönülleriyle Melikgazi Belediyesi Tiyatro Salonu'nda bir araya geldi. Gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, emekli aylıklarının asgari ücretin altında olmaması gerektiğini belirtirken asgari ücretin ise açlık sınırının altında olmaması gerektiğini vurguladı.
"Asgari ücret asla açlık sınırının altında olmamalı"
Siyasetçilerin gündeminde olmasa da ekonomik sorunların milletin gündeminin baş sıralarında yer aldığını belirten Yapıcıoğlu, "Emekli maaşlarının hiçbirisi asgari ücretin net tutarının altında olmamalı. Asgari ücret aynı zamanda en düşük emekli maaşı olmalı. Bir şey daha söylüyoruz: Asgari ücret de asla açlık sınırının altında olmamalı. Asgari ücretle ilgili de diyoruz ki asgari ücretin tanımına işçinin ailesi de dahil edilmeli. Şu andaki mevcut asgari ücretin tarifinde işçinin ailesi yok." şeklinde konuştu.
"Aile çok yoğun bir saldırı altında"
Aile meselesinin partiler üstü bir konu olduğunu ifade eden Yapıcıoğlu, nüfus yenileme hızının Avrupa'nın da altına düştüğünü belirterek önlem alınması çağrısında bulundu. Yapıcıoğlu, "Bu sadece maddi teşviklerle düzelebilecek bir şey değil. Aile çok yoğun bir saldırı altında. Özellikle de ahlaksızlaştırma ve fuhşun yaygınlaştırılması, cinsi sapıklıkların yaygınlaştırılması bu saldırılardan bazıları…" dedi.
"Nesillerimizi sapıklıktan korumak istiyorsak bunun propagandasının yapılmasını önlememiz lazım"
Ailenin korunması ve sapkınlığın önlenmesi hakkındaki kanun tekliflerini hatırlatan Yapıcıoğlu, "Doğrudan Genel Kurul'un gündemine inmesi için önergemizi verdik. Eğer biz gerçekten aileyi korumak istiyorsak, eğer biz gerçekten gelecek nesillerimizi her türlü sapıklıktan korumak istiyorsak bunun propagandasının yapılmasını kesin bir şekilde önlememiz lazım." diye konuştu.
"Samimi bir şekilde kardeşliğin zeminini güçlendirmeye çalışmamız lazım"
"Terörsüz Türkiye" sürecine dair değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, silahın bir hak arama yöntemi olmadığını ve şiddetin sona ermesi gerektiğini ifade etti. İç cephenin tahkim edilmesi gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Herkes bin yıllık kardeşlikten bahsediyor. Peki nedir bu kardeşliğin temeli? Bizi kardeş kılan, ortak inancımız İslam'dır. Sadece Kürt, Türk değil bu memlekette yaşayan farklı etnik mensubiyetleri olan bütün insanlar aynı kıbleye dönen, aynı Rabbin huzurunda el bağlayan herkes kardeştir. Kardeşliğe hizmet etmek, o kardeşliğin sağlam olması için bizim samimi bir şekilde kardeşliğin zeminini güçlendirmeye çalışmamız lazım."
"Kardeşliğin yeniden tesis edilmesi için elimizi değil gövdemizi taşın altına koyup bu millete olan borcumuzu ödeyeceğiz"
İç cephenin tahkim edilmesi için partilerinin sorumluktan kaçmayacağını belirten Yapıcıoğlu, "Herkese yük düşüyor, diğer partilere düşen yük bir ise bize düşen yük ikidir. Allah'ın izniyle biz bu yükün altından kalkarız. İnşallah biz o kardeşliğin yeniden tesis edilmesi için elimizi değil gövdemizi taşın altına koyup, bütün çabayı sarf ederek inşallah bu vazifemizi yerine getirecek, bu millete olan borcumuzu ödeyeceğiz." dedi.
"Yeni anayasa, milletin değerleriyle barışık olmalı"
Mevcut anayasanın milletin inancı ve değerleriyle çeliştiğini ifade eden Yapıcıoğlu, yeni bir anayasanın ihtiyaç olduğunu ancak bunun ruhunun doğru şekillenmesi gerektiğini belirtti.
Yapıcıoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu anayasanın bu millete dar gelmesinin, bu gömleğin bu milletin bedenine uymamasının altında yatan en büyük sebep ne özgürlük alanlarının yeterince geniş olmaması ne de başka bir şey… Evet, bunlar vardır, bu özgürlükçü bir anayasa değildir, bu insanı merkeze alan bir anayasa değildir. Ama bu millete dar gelmesinin en önemli nedeni bu anayasanın bu milletin tarihiyle, bu milletin inancıyla, bu milletin değerleriyle barışık olmaması hatta kavgalı olmasıdır. O yüzden bu bünyeye uymuyor. Yeni anayasa bu milletin inancıyla barışık, bu milletin değerlerine uygun ve bu milletin temsilcilerinin yaptığı bir anayasa olur ve bu şekilde biz bu sorunumuzu da aşmış oluruz inşallah."
"Orada bir halkı açlıkla, susuzlukla, bombalarla yok etme çabası var"
Gazze'deki katliama ilişkin değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, oradaki Müslümanların varoluş mücadelesi ortaya koyduğunu belirtti.
Yapıcıoğlu, "Orada bir savaş yok. Orada bir halkı açlıkla, susuzlukla, bombalarla yok etme çabası var. Tonlarca bomba çocukların üzerine bırakılıyor. Yardım konvoylarına ateş açılıyor. Savaşta bile kullanılması yasak olan fosfor bombaları, hastaneler, gıda depoları, su kuyuları hedef alınıyor. Bu artık bir vahşettir, bir insanlık suçudur." dedi.
"Amerika'ya 'aman ateşkes sağlayın' diye nasıl yalvardıklarını bütün dünya gördü"
İslam dünyasının birbiriyle uğraşmak yerine siyonist rejimle savaşması gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
"Kimse zannetmesin ki oradaki bir avuç siyonist dünyanın en güçlü ordusudur. Hayır, mesele bu değil! İşte son İran'la giriştikleri 12 gün savaşında birkaç darbe yedikten sonra Amerika'ya 'aman ateşkes sağlayın' diye nasıl yalvardıklarını bütün dünya gördü."
"Soykırım suçuna iştirak ettiğini tespit ettiklerimize en ağır cezayı verelim"
Meclis'e sundukları soykırıma katılan çifte vatandaş siyonistlerin yargılanması hakkındaki kanun teklifini hatırlatan Yapıcıoğlu, "Genel Kurul'da görüşülmesinin üzerinden bir yıl geçti, bir yıldır bekliyor. Meclis muhtemelen 2 hafta sonra kapanacak ve bizim bu kanun teklifimiz hâlâ görüşülmeyi bekliyor." şeklinde konuştu.
Gazze'ye gidip soykırıma karışan Türkiye vatandaşı siyonistlerin tespit edilmesi gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, "Onlar orada katliam yapacak, hiçbir şey olmamış gibi ellerini kollarını sallayarak gelecekler. Bunları yargılayalım, soykırım suçuna iştirak ettiğini tespit ettiklerimize kanunlardaki en ağır cezayı verelim." dedi.
"Cumhur İttifakı da veya bir başkası da doğru yaparsa doğruyu destekleriz"
Partisinin "Cumhur İttifakının içinde mi yoksa dışında mı" gibi sorulara maruz kaldıklarını belirten Yapıcıoğlu, "Biz doğrunun yanındayız. Cumhur İttifakı da veya bir başkası da doğru yaparsa doğruyu destekleriz. Kim de yanlış yaparsa o yanlışın karşısında dururuz. Bunu yaparken maksat yıkmak değil maksat doğruyu göstermek." ifadelerini kullandı.
"CHP'nin gündeminde memleketin sorunları yok"
CHP'nin son dönemde yaşadığı iç tartışmalara da değinen Yapıcıoğlu, "Onların uzun süredir gündeminde millet yok, memleket yok, memleketin sorunları yok. Kendi sorunlarını bütün memlekete dayatıyorlar. Pazartesi günü bir dava var, büyük kongreleri mutlak butlanla sakat mı değil mi bunun tartışmaları sürüyor. Batılı savunanların butlanla imtihanı diyeyim ben buna… Allah onların şeriden memleketi muhafaza eylesin." dedi.
"İhanetle suçlanıp zulmen asıldılar"
Yapıcıoğlu, son olarak Şeyh Said'in şehadetine de değinerek, "Bu memleket için her türlü fedakârlığı göze alan kahramanlar olmalarına rağmen ihanetle suçlanıp zulmen asıldılar. Bu vesileyle İ'la'yi Kelimetullah için canını vermiş, dünyanın neresinde şehit olmuş olursa olsun, hangi dili konuşuyorsa konuşsun, üniformalı veya üniformasız bütün şehitlere Rabbim'den rahmet diliyorum. Allah'u Teâlâ benzer acıları bir daha bu millete yaşatmasın. Tarihte yaşanan acılardan ve yapılan yanlışlardan çok ciddi bir ders almamız lazım. Geçmişte yaşanan acıların üzerine geleceği inşa edemeyiz ama onların tekrar etmesini istemiyorsak onları da unutmamamız lazım." şeklinde konuştu. (İLKHA)