Her sabah evden çıkıp işe giderken veya çocuğunuzu okula götürürken aynı manzarayla karşılaşıyorsunuz: kaldırımda hızla geçen bir motosiklet, kırmızı ışıkta durmayan bir kurye ya da yaya geçidini hiçe sayan genç bir sürücü. Batman’da motosiklet kullanımı son zamanlarda öylesine arttı ki, artık şehirde kazasız geçen bir gün neredeyse yok.
Peki bu artış sadece bir ulaşım tercihi mi, yoksa büyüyen bir tehlikenin habercisi mi?
Kolay Ulaşım, Zor Denetim
Motosiklet, elbette ki pratik bir ulaşım aracı. Yakıtı az, manevrası hızlı, trafik sıkışıklığında avantajlı. Moto kuryelik ise işsizliğin yoğun olduğu şehirlerde gençler için cazip bir ekmek kapısı. Fakat bu avantajların ardında ciddi bir denetim sorunu gizleniyor.
Batman sokaklarında her yaş grubundan, ehliyet sahibi olup olmadığı belli olmayan birçok motosiklet sürücüsü güvenlik ekipmanları olmadan trafikte cirit atıyor. Kimisi ters yönde ilerliyor, kimisi kulaklıkla müzik dinliyor. Kaldırımlar bile artık yayalara ait değil; motosikletler orayı da işgal etmiş durumda.
Kask Hayat Kurtarır Ama Takılmıyor
Trafikte en çok gözlemlediğim ihmal ise kask kullanımı. Bir kask, belki de 100 liraya temin edilebilecek bir yaşam sigortasıdır. Ancak Batman’da özellikle genç sürücülerin neredeyse hiçbirinin kask takmadığına tanık oluyoruz. Peki bunun sorumlusu sadece gençler mi?
Hayır.
Denetimsizliğin, eğitim eksikliğinin ve firmaların yeterli yükümlülük koymamasının bu tabloya etkisi büyük. Moto kurye hizmeti veren firmalar, sürücüleri eğitmekle yükümlü olmalı. Trafik polisleri sadece araçlara değil, motosiklet sürücülerine yönelik de daha sıkı kontroller yapmalı. Ve en önemlisi; toplum olarak bu durumu kanıksamamalıyız.
Kazalar Yazgı Değil, İhmalin Sonucudur
Batman gibi genç nüfusu yoğun olan bir şehirde trafik eğitimi erken yaşta başlamalı. Okullarda seminerler düzenlenmeli, medya organları kamu spotlarıyla bu konuyu gündemde tutmalı. Çünkü her kazanın ardından yapılan “kask taksaydı belki kurtulurdu” serzenişi, artık kimsenin vicdanını rahatlatmıyor.
Trafik; sadece araba kullananların sorunu değil. Yolda yürüyen her bireyin, bisiklete binen her çocuğun, motosiklet süren her gencin ortak meselesidir.
Motosiklet artışı bir gelişim göstergesi olabilir. Ama kural tanımazlıkla birleştiğinde bu, şehir yaşamının bir felaketi olur.
Unutmayalım: Kuralsız hız, sessiz bir ölümdür.