DOLAR 32,3332 % 0.24
EURO 35,0919 % -0.13
STERLIN 40,9232 % -0.23
FRANG 35,7155 % 0
ALTIN 2.301,21 % 1,04
BITCOIN 2.281.749 0.271

VAKTİNE KALAN SÜRE

:
için vakti

Üniversite tercihinde ‘Ben yapamadım, sen yapacaksın’ demeyin

Üniversite sınavına giren öğrencilerin yapacakları tercihler öncesi ebeveynlere tercih süreci hakkında birtakım önerilerde bulunan Eğitim Koçu Hatice Nilgün Akçay, “Doğru meslek, mutlu gelecek için aile büyüklerinin tutumu çok önemli” dedi.

Yayınlanma Tarihi : Google News
Üniversite tercihinde ‘Ben yapamadım, sen yapacaksın’ demeyin

2021-2022 Eğitim Öğretim Yılı Yükseköğretim Kurumları Sınavı sonrası hem üniversite adaylarına hem de ailelerini önemli bir tercih dönemi beklediğini ifade eden İzmir Kavram Meslek Yüksekokulu Eğitim Koçu Hatice Nilgün Akçay, “Geleceklerini şekillendirecek meslek seçimini yaparken üniversite adaylarının, kendi istekleri ve ailelerinin beklentilerinin arasında kalmaları nedeniyle sıkıntılı bir süreç geçirmektedir. Ailelerin bu tutumu bu noktada çok önemlidir” dedi.“Aile baskısı yanlış tercihe neden olabilir”Her üniversite adayının bu süreçte endişeli ve stresli günler geçirdiğini hatırlatan Akçay, her adayın birer birey olduğunun kabul edilmesi gerektiğini ve meslek seçimi noktasında adayın kişisel özellikleri ve tercihlerinin mutlaka göz önünde bulundurulması gerektiğinin altını çizdi. Adaylar, aile büyüklerinin hayallerini gerçekleştirme beklentisinin kendileri üzerinde önemli bir baskı unsuru olabileceğine dikkat çeken Akçay, “Sana sunduğumuz imkânlar zamanında bana sunulsaydı doktor ya da mühendis olurdum. Ben yapamadım ama sen yapacaksın.” gibi baskılarda bulunarak çocukları hiç sevemeyecekleri bir mesleğin dar kalıplarına yerleştirmenin ileride telafisi zor sorunlara neden olacağını belirtti.En büyük sihir doğru iletişimAile büyükleri ile üniversite adayı arasında kurulacak kuvvetli iletişimin bu süreçte yaşanması muhtemel gelişebilecek sorunların aşılmasında etkili olacağının altını çizen Akçay, “Zamanında ailesinin yaptığı tercih ile üniversite eğitimi alan ancak mesleğini yaparken de mutsuz olduğu için başarılı olamayan ve 40’lı yaşlarından sonra yeniden bu kez istediği alanda eğitim almak için üniversite sınavına giren pek çok kişi ile karşılaşıyoruz. Bu sorunları aşmanın ilk adımı aile içinde iletişimi sürekli kılmak. Birey olarak kabul edilen üniversite adayının kişisel özelliklerinin gözlendiği, isteklerinin desteklendiği bir aile ortamında hem adayın hem ebeveynlerin ortak kararı ile yapılan tercihler daha mutlu ve başarı ile sonuçlanacak bir sürecin başlangıcını oluşturacaktır” açıklamasında bulundu.

YORUM YAP