Yeni ekonomi modeli: Türkiye global üs olacak

Yüksek faizi önceleyen ekonomi politikasının aksine yatırım, üretim, istihdam ve ihracatı artırmayı esas alan yeni ekonomi modeliyle birlikte, son süreçte büyük ivme kazanan sanayi sektörünün atağa geçeceği vurgulanıyor. Sanayi sektöründe halihazırda çalışan sayısı yüzde 116 artarak 4 milyon 723 bine çıktı. Tüm dünyanın olumsuz etkilendiği salgında bile sanayi üretimini ve büyümesini en çok artıran ülkelerden olan Türkiye, istihdam sayısını 700 bin kişi artırdı.

GLOBAL ÜS OLACAK

İşletme sayısı ise yüzde 74 artarak 410 bine ulaşırken, sadece bu yıl sanayi sicil bilgi sistemine kaydolan işletme sayısı 13 bin 500 oldu. Sektördeki üretim ise yüzde 146 artarak 291 milyar liraya ulaştı. Üretimin çalışan sayısından daha hızlı artması verimliliğin de arttığını gösterdiğine dikkat çekiliyor. Öte yandan ilgili süreç üretim yapısını da etkileyecek. Yeni ekonomi modeliyle Türkiye’nin katma değerli ve yüksek teknolojili üretimde global üs haline getirilmesi hedefleniyor. Buna ilişkin olarak da özellikle son dönemde katma değeri yüksek ürünlerin ihracattaki payının artması da dikkat çekiyor. Son 19 yılda ihracat hacmi 7 kat artarken, makine ve teçhizatın payı yüzde 5.8’den yüzde 9.8’e, motorlu kara taşıtlarının payı yüzde 10’dan yüzde 13.9’a yükseldi. Yine katma değeri yüksek işlenmiş gıda ve içecek ürünlerinde ihracatın payı da bu süreçte arttı.

CARİ AÇIĞA 25 MİLYAR DOLAR

Giyim ve tekstilin ağırlığı önemli oranda azaldı. Sanayicilere, kiralama yöntemiyle uygun maliyetli yatırım alanları sunulan ve vasıflı çelik, petrokimya, enerji, ilaç, otomotiv gibi birçok sektörde üretimlerin gerçekleştirildiği 24 endüstri bölgesi bu süreçte önemli rol üstlenecek. Yaklaşık 25 bin kişinin istihdam edildiği endüstri bölgelerinden sadece 2020’de 7,5 milyar dolarlık ihracat yapılırken, tüm yatırımlar tamamlandığı bu rakamın 25 milyar dolara yükselmesi hedefleniyor. Ayrıca istihdam sayısının da 108 bine yükselmesi öngörülüyor.

HAZIRLANAN TEŞVİKLER HEMEN DEVREYE ALINACAK

Yeni ekonomi modeliyle hedeflenen parametreler için yeni teşvik sistemleri de hemen devreye alınacak. Buna göre, iller arasındaki gelişmişlik farkını azaltacak bölgesel teşvikler uygulanacak. Bu kapsamda da illerin sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralaması araştırmasının yapıldığı ve illerin farklılaşan ihtiyaçlarına göre teşvik sisteminin revize edildiği belirtildi. Yine mevzuatta belirlenen öncelikli yatırımlar ile cari açığın azaltılmasına katkı sağlayacak katma değeri yüksek yatırımlar desteklenecek. Ayrıca teknolojik dönüşümü gerçekleştirecek projelere de teşvikler sağlanacak. Öte yandan, 2003’ten bu güne kadar 1.7 trilyon liralık yatırım için teşvik belgesi düzenlendiği bilgisi verildi.

YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRÜNLERE ÖNCELİK

Yeni modelde, yatırımcının orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlere yönlendirilmesi esas alınırken, yatırımlar da teknoloji ve Ar-Ge vurgusu yüksek bir eksene taşınacak. Bu doğrultuda, Ar-Ge ve teknoloji ekosisteminden nitelikli insan kaynağına, KOBİ’ler ve girişimcilikten bölgesel kalkınmaya kadar birçok alanda akılcı ve etkili politikalar uygulanmaya devam edilecek. 7 bin 73 firma ile 73 bin 645 çalışanın bulunduğu Teknoloji Geliştirme Bölgelerinden mevcut durumla 6,6 milyar dolar ihracat yapıldı.