Geçen Perşembeyi Cumaya bağlayan gece Regaib Kandili ile mübarek üç aylara girdik.
Recep,Şaban ve Ramazan.
Sevgili peygamberimiz Hazreti Muhammed (ASV)üç aylara girince böyle dua ederdi;
“Allah’ım! Recep ve Şaban aylarını bize mübarek eyle ve bizi Ramazan’a kavuştur!”
Recep ayının ilk cuma gecesine Regaip Gecesi adı verilmiştir. Allah (cc) o gecede kullarına rahmet ve mağfiretini,
lütuf ve ikramını,
sevap ve mükâfatını bol bol verir.
Recep’in 27. gecesi Mi’rac, Şâban’ın 15. gecesi Berat, Ramazan’ın 27. gecesi bin aydan hayırlı olan Kadir Gecesi’dir.
Kur’anın her harfine normal günlerde on sevap yazılırken,
mübarek aylarda ve gecelerde ise sevaplar kat kat yazılır.
Recep ayında bu sevap 100 olarak yazılır,
Şâban’da 300’ü aşar, Ramazan’daysa 1000’e çıkar. Cuma geceleri binleri bulur.
Kadir Gecesi’nde 30 bine ulaşır.
Onun için,bu mübarek üç ayların kıymetini bilerek yaşamak,bolca dua ve istiğfarlardan bulunmak gerekir.
Bu mübarek ay ve geceler, mü’minler için bulunmaz fırsatlardır .
Dünkü gün elimizden çıktı.
Yarına ulaşacağımıza dair elimizde senet yok!
Öyleyse hakikî ömrümüz, bulunduğumuz gündür.
BUNU ASLA UNUTMAYALIM !
Bu üç ayları ve kandil gecelerini evlerimizde ve aile fertleri arasında anlamlı bir mânâ içinde yaşanması gerektiğini de unutmamalıyız.
Çocuklarımıza o manevî havayı vermeli ve bu manevi havayı soluyarak büyümelidirler.
Bunun için, mübarek gecelerde onları hediyelerle sevindirip, camilere alıştırmakta büyük faydalar vardır.
Kur’an-ı Kerim’de ;
“Ey îman edenler!
Allah’tan korkun! Herkes yarın için ne hazırladığına bir baksın! Allah’tan sakının!
Çünkü Allah işlediklerinizden haberdardır.” (Haşr, 59/18)
Biz Müslümanlar yaşayışımızı düzeltmeliyiz,aklımızı başımıza almalıyız.
Geçici ve ölümlü dünyanın sefasına ve günahlarla çevrili hülyasına dalmamalıyız.
Ayrıca,aldatıcı oyunlarına, vefasız zevkli eğlencelerine aldanmayalım!
Ömür sermayemiz uçar, gider.
Elimizde yalnız günahlar, hatalar, pişmanlıklar kalır yoksa.
Son pişmanlık fayda vermez.
Eğer bizler,ömür dakikalarımızı iyilikler ve güzellikler içinde yaşarsak,neticesi ve mükafatı büyük olur.Üç aylardaki ibadetlerimiz ile okumalarımızın karşılığı ebedi cennet meyvesidir.
İnsan mükerrem bir varlıktır.
Akıl nimetiyle diğer yaratılanlardan ayrılmış ve sorumlu tutulmuştur.
Dünyada görülen her şey,ona hizmetkârdır.Bunca nimetlere müheyya edilen insanın ,Yaratıcısı olan Rabbi’ne Şükrünü bolca yapması gerekmez mi?
İşte üç ayları Kur’anla,ibadet ve zikirle,bolca iyilik ve güzelliklerle geçirmek gerekir.
Bu ayları;
Namazla, oruçla, tövbe ve istiğfarla geçirip Allah’a dönelim!
Kur’ân’ı dinleyelim!
O nur ile nurlanalım!
Hidayetiyle amel edelim! Hayatımızı Kur’ân’a göre yaşayıp düzenleyelim.
Allahım !
Yaptığımız ibadetlerimizi katında kabul eyle.
Birlik ve beraberliğimizi daim eyle.
Hakkın ve hakikatın yanında olarak,layık kul eyle.AMİN.
Selam ve selametle…